Hani Ankara’nýn Mamak ilçesinin Þahintepe mahallesi vardý (hala var) ve oranýn güzel bakkallarý vardý.Ben size anlattýydým ya.E onlar son deðildi.Baþka , baþka bakkallarýmýzda vardý tabi.Ýþte oradan devam.
Mahallemizin en genç bakkalý bizim Hüsnü oldu.Genç yaþta giriþimci bir ruhla ticarete atýlmaya karar verince, mahallemizin Cebrail adlý bir bakkalýndan mevcut bakkal devralýndý.Ve bizim Hüsnü’nün ticari yaþamý resmen baþladý.Titiz adamdýr Hüsnü.Bakkala ilk girdiði gün Boya, badana iþleriyle , ikinci gün raflarýn yeniden dizaynýyla geçip, üçüncü güne gelince pýrýl, pýrýl bir bakkal dükkaný mahallenin nazar boncuðu gibi ortaya çýktý. Bakkalýn Ýþleri henüz yeni, yeni oturmaya baþlamýþtý ki Hüsnü mevcut bakkalý yol geniþletme çalýþmalarý nedeniyle boþaltmak zorunda kaldý.Çünkü hüsnü’nün dükkaný da yol açýlacak alanýnýn üstünde kalýyordu..Dükkanýn mülk sahibi evin diðer köþesindeki boþluða bir dükkan daha çattý.Biz acýlen hüsnü ‘nün dükkanýný oraya taþýdýk. Taþýdýk ama dükkan dükkandan çok kulübeye benziyor. Camlarý küçük, içerisinde s mumluk bir ampul , çatý 5 e10 kalaslardan çatýlmýþ, üzerine pekte özenli olmadan dizilmiþ tahtalar döþenmiþ ve onun üzeride toprakla örtülmüþtü.Dükkan cadde kenarýnda, cadde ise saðlý sollu yükselen tepeler arasýndaydý.Dükkanýn zemini caddeye sýfýr olduðu için çatýsý hemen ,hemen toprak zeminle eþti.Yani yukarýdan adýmýný atsan çatýnýn içerisindesin yani.
E bu olumsuz koþullar , bazýlarýnýn ilgisini çekmiþ .Plan , program yapýp dükkaný patlatmaya karar veren çakallar bakkaldan sigara alma bahanesiyle etrafý kolaçan edip gitmiþler .Akþam dükkan kapatýldýðýnda çatýnýn kiremitlerini kaldýrýp , tahtalarýný da sökerek hoppp içeri. Biraz sigara, biraz içecek bay, bay. Tabi durumu görenler olmuþ Hüsnü’ ye haber verilmiþ ama atý alan üsküdarý geçip sigara ve içeceklerle halvet olmuþ zaten. Neyse ailede derin bir üzüntü sormayýn , zaten zar zor yürüyen sistem biraz daha zora girmiþti. -Ulan bi yakalasam þöyle ederim, böyle ederim diyenler, beddualar, baðrý açýlmamýþ küfürler gýrla gidiyor. .Böyle küfürlerle ,beddualarla falan geçen birkaç gün den sonra halamýzýn oðlu Nuri abi ayný olayýn tekrar yaþanmamasý için bir köpek getirdi bizim Hüsnü’ ye. Köpek:Maþallah yani köpek demeye bin þahit ister .Cýlýz, tüyleri dökülmüþ , üflesen düþecek hani.Neyse en azýndan genlerinde vardýr, havlasa yeter diye köpek dükkana kabul edildi.E herkes biraz daha rahat tabi. Komþularýmýzda saðolsun ilgilerini hiç eksik etmediler.Özellikle Hüsnü’ lerin karþý komþusu Çorumlu Haydar bu ilgiyi biraz abarttý bile. Olaydan yaklaþýk bir hafta sonra Emmoðlu Veysel , Diðer emmioðlu Ýrfan ile hüsnün yanýnda oturup bira içerlerken Haydar girer içeri -Selamünaleyküm aðalar -Vealeykümselam Haydar -N’oldu heri kimmiþ bu þerefsizler diye bizim hüsnü’ ye sorar Hüsnü valla bilmiyoruz , polis arýyo iþte.Gerçi bulsalar ne olacakki adam malý elinde tutar mý heç -Canýn saðolsun gardaþ, o arada bizim gençleri de görür haydar , -afiyet olsun gençler , diye yanlarýna geçer bizimkiler çenesi biraz düþük, gaza gelince ne yapacaðý belli olmayan bu adamýn yanlarýna gelmesinden pek hoþnut kalmasalar da buyur ederler yanlarýna .Bir birada ona açýlýr.Beraber içmeye baþlarlar.Sonra bizimkiler kalkmaya yeltenir ama haydar ne mümkün kalkmalarýna müsaade etmez. -Oturun heri , Hüsnü çocuklara birer bira daha aç benden der,Hüsnü biralarý açar dolaba yeniden bira koyar, anlaþýlan bu bira muhabbeti bayaðý sürecek diye düþünür. Sohbet sohbeti açar , biralar devrilir birer birer ve her bira bittiðinde bizim çocuklar kalkalým diye yekindiklerinde -Durun hele heri birer bira daha içelim , hüsnü aç benden geçlere birer bira , diye hüsnüye seslenir haydar. Hüsnü durumdan bayaðý memnundur.Bizim çocuklarda hem bira içip hem de Hüsnü’ ye içerek biraz katký sunduklarý için çokta þikayetçi olmadan ve itiraz etmeden biralarý afiyetle içerler.E alkol bu Þiþede durduðu gibi sakin durmaz ki.Çarpar adamý! Laf dönüp dolaþýr yine hýrsýz mevzuuna dayanýr.Haydar celallenir ve ani bir hareketle elini beline götürür, belindeki silahý çýkarýr.Bizimkiler silahý görünce önce bayaðý bi korkarlar. -Ya sok onu beline Kaza falan olur , diye haydarý iknaya çalýþýrlar ama ne mümkün , haydar bas bas baðýrýr -Kimmiþ ulan bu dükkaný soyan çýksýn laynnnnn…. Bizimkiler kurumuþ.Tamam bize zarar vermeyecek ama sarhoþ adam saðý solu belli olmaz diye korkup bir an önce oradan uzaklaþmanýn yolunu ararlarken, Haydar’ ýn bir gaflet anýndadan yararlanýp dolabýn arkasýndan hemen dýþ kapýya hýzlý adýmlarla yönelmiþler ki Haydar da hemen arkalarýndan takip etmiþ onlarý,Hüsnü ise þaþkýnlýk ve korku dolu gözlerle Olanlarý izliyormuþ. Haydar dýþarý çýkar çýkmaz, elindeki tabancayý havaya kaldýrarak basmýþ tetiðe - tak,tak,tak… tak . mahalle silah sesine boðulmuþ bir anda. O ara Hüsnü ‘ nün yavuz köpeði koruma güdüsünden , korunma güdüsü moduna geçerek aniden dükkanýn içine kaçmýþ , kaçarken ise hev, hev diye havlýyormuþ. -Hev , hev , ulan köpek ne diyem ben sana , hev , hev….yavru desen yavru deðil, söyle bir havlaki misket mahallesi kalksýn ayaða yok bizimki hev hev… pardon köpekle çok uðraþtým Olayýn diðer aktörlerinden Haydar sesiz kalmýþ silahý konuþuyor.silahýndan çýkan kurþunlar gökyüzünü dövüyor. Veysel ve Ýrfan ortada yok kayýplar. Hüsnü Dükkana girmiþ arkadan kapýyý kilitliyor. Yavuz köpeði sýðabileceði en dar alana girmiþ korku dolu gözlerle , Hüsnü’ ye bakýyor. Hüsnü bu arada bide perdeyi çekiyor.Allah Allah, perdeyi niye çekiyor ki.Onunki de korunma güdüsü zaar. Aradan birkaç dakika geçmesine raðmen Veysel ve Ýrfan hala ortada yoklar noldu bu çocuklara acaba?. Veysel,Ýrfan ….nerdesiniz layn… ! durun bir ses duydum.! Aha bakýn belediyenin kanalizasyon için açtýðý çukurdan iki aslanýn baþlarý gözüküyor. -Výla dur indir kafaný diyen Veysel -Ya emmoðlu bu kadar içmeye ne gerek vardý diyen irfan -Yaralandým galiba -Ne vuruldun mu yoksa -La ne vurulmasý oðlum ya, elimi taþa çarptým þimdi yeni, yeni geçiyor aðrýsý ama kanýyo galiba -üzerine iþe emmoðlu , mikrop kapmasýn ha, ha ,ha… -výla irfan iþin dalgasýndasýn ya -Ya emmoðlu valla …dur lan haydar buraya doðru geliyor yat , ses çýkarma kýsýk bir sesle ve gülerek Veysel -la emmoðlu az kalsýn bok yoluna gidecektik iki bira için -hihihi he la … hep senin yüzünden oðlum ilkinde kalksaydýk … bu arada irfaný dumura uðratan baþka bir olay yaþanýr Veysel elindeki biranýn son fýrtýný içmek için kafasýna diker þiþeyi, birayý mideye yolculayýnca irfana dönüp -ya emmoðlu bulmuþuz beleþ birayý içelim dedik ama az kalsýn postu deldiriyorduk hihihi ya pes be emmoðlu, valla pes.Sen o arada , o karmaþada nasýl ettin, hangi güdüyle o birayý o çukura taþýdýn be ya Veysel pes. Ortalýk yatýþýnca mevzideki cengaverler yukarý çýkýp alttan alan bir tavýrla Haydar’ý evine gönderdiler.Kendileri ise yeniden açýlan biralar eþliðinde durum deðerlendirmesi yapýp karýnlarý yýrtýlýncaya kadar güldüler. Ýþte böyle dostlar , Ya Sonramý diyorsunuz. Hýrsýzlar bulundu At ve Üsküdar örneði bu hýrsýzlýk olayýnada bir örnek teþkil etti. Hüsnü dükkanýný taþýdý Veysel biraya tövbe etti Ýrfan kendini ilim irfana verip Müdür oldu Haydar……. Olaydan duyduðu derin üzüntü nedeniyle Çorum’a göçtü Ama bakkal efsanesi bitmedi …. Devam…. Pardon bide köpek vardý deðil mi? O girdiði delikten bi daha çýkamadý…
76 SOKAK EFSANESÝ DEVAM EDÝYOR. EDECEK.
ACIYI BAL EYLEYENLERÝ ÇOK SEVEN ELLEZ
ELLEZ 22 August 2006 22:37 |
Bakkallarýmýz 2
Hani Ankara’nýn Mamak ilçesinin Þahintepe mahallesi vardý (hala var) ve oranýn güzel bakkallarý vardý.Ben size anlattýydým ya.E onlar son deðildi.Baþka , baþka bakkallarýmýzda vardý tabi.Ýþte oradan devam.
Mahallemizin en genç bakkalý bizim Hüsnü oldu.Genç yaþta giriþimci bir ruhla ticarete atýlmaya karar verince, mahallemizin Cebrail adlý bir bakkalýndan mevcut bakkal devralýndý.Ve bizim Hüsnü’nün ticari yaþamý resmen baþladý.Titiz adamdýr Hüsnü.Bakkala ilk girdiði gün Boya, badana iþleriyle , ikinci gün raflarýn yeniden dizaynýyla geçip, üçüncü güne gelince pýrýl, pýrýl bir bakkal dükkaný mahallenin nazar boncuðu gibi ortaya çýktý. Bakkalýn Ýþleri henüz yeni, yeni oturmaya baþlamýþtý ki Hüsnü mevcut bakkalý yol geniþletme çalýþmalarý nedeniyle boþaltmak zorunda kaldý.Çünkü hüsnü’nün dükkaný da yol açýlacak alanýnýn üstünde kalýyordu..Dükkanýn mülk sahibi evin diðer köþesindeki boþluða bir dükkan daha çattý.Biz acýlen hüsnü ‘nün dükkanýný oraya taþýdýk. Taþýdýk ama dükkan dükkandan çok kulübeye benziyor. Camlarý küçük, içerisinde s mumluk bir ampul , çatý 5 e10 kalaslardan çatýlmýþ, üzerine pekte özenli olmadan dizilmiþ tahtalar döþenmiþ ve onun üzeride toprakla örtülmüþtü.Dükkan cadde kenarýnda, cadde ise saðlý sollu yükselen tepeler arasýndaydý.Dükkanýn zemini caddeye sýfýr olduðu için çatýsý hemen ,hemen toprak zeminle eþti.Yani yukarýdan adýmýný atsan çatýnýn içerisindesin yani.
E bu olumsuz koþullar , bazýlarýnýn ilgisini çekmiþ .Plan , program yapýp dükkaný patlatmaya karar veren çakallar bakkaldan sigara alma bahanesiyle etrafý kolaçan edip gitmiþler .Akþam dükkan kapatýldýðýnda çatýnýn kiremitlerini kaldýrýp , tahtalarýný da sökerek hoppp içeri. Biraz sigara, biraz içecek bay, bay. Tabi durumu görenler olmuþ Hüsnü’ ye haber verilmiþ ama atý alan üsküdarý geçip sigara ve içeceklerle halvet olmuþ zaten. Neyse ailede derin bir üzüntü sormayýn , zaten zar zor yürüyen sistem biraz daha zora girmiþti. -Ulan bi yakalasam þöyle ederim, böyle ederim diyenler, beddualar, baðrý açýlmamýþ küfürler gýrla gidiyor. .Böyle küfürlerle ,beddualarla falan geçen birkaç gün den sonra halamýzýn oðlu Nuri abi ayný olayýn tekrar yaþanmamasý için bir köpek getirdi bizim Hüsnü’ ye. Köpek:Maþallah yani köpek demeye bin þahit ister .Cýlýz, tüyleri dökülmüþ , üflesen düþecek hani.Neyse en azýndan genlerinde vardýr, havlasa yeter diye köpek dükkana kabul edildi.E herkes biraz daha rahat tabi. Komþularýmýzda saðolsun ilgilerini hiç eksik etmediler.Özellikle Hüsnü’ lerin karþý komþusu Çorumlu Haydar bu ilgiyi biraz abarttý bile. Olaydan yaklaþýk bir hafta sonra Emmoðlu Veysel , Diðer emmioðlu Ýrfan ile hüsnün yanýnda oturup bira içerlerken Haydar girer içeri -Selamünaleyküm aðalar -Vealeykümselam Haydar -N’oldu heri kimmiþ bu þerefsizler diye bizim hüsnü’ ye sorar Hüsnü valla bilmiyoruz , polis arýyo iþte.Gerçi bulsalar ne olacakki adam malý elinde tutar mý heç -Canýn saðolsun gardaþ, o arada bizim gençleri de görür haydar , -afiyet olsun gençler , diye yanlarýna geçer bizimkiler çenesi biraz düþük, gaza gelince ne yapacaðý belli olmayan bu adamýn yanlarýna gelmesinden pek hoþnut kalmasalar da buyur ederler yanlarýna .Bir birada ona açýlýr.Beraber içmeye baþlarlar.Sonra bizimkiler kalkmaya yeltenir ama haydar ne mümkün kalkmalarýna müsaade etmez. -Oturun heri , Hüsnü çocuklara birer bira daha aç benden der,Hüsnü biralarý açar dolaba yeniden bira koyar, anlaþýlan bu bira muhabbeti bayaðý sürecek diye düþünür. Sohbet sohbeti açar , biralar devrilir birer birer ve her bira bittiðinde bizim çocuklar kalkalým diye yekindiklerinde -Durun hele heri birer bira daha içelim , hüsnü aç benden geçlere birer bira , diye hüsnüye seslenir haydar. Hüsnü durumdan bayaðý memnundur.Bizim çocuklarda hem bira içip hem de Hüsnü’ ye içerek biraz katký sunduklarý için çokta þikayetçi olmadan ve itiraz etmeden biralarý afiyetle içerler.E alkol bu Þiþede durduðu gibi sakin durmaz ki.Çarpar adamý! Laf dönüp dolaþýr yine hýrsýz mevzuuna dayanýr.Haydar celallenir ve ani bir hareketle elini beline götürür, belindeki silahý çýkarýr.Bizimkiler silahý görünce önce bayaðý bi korkarlar. -Ya sok onu beline Kaza falan olur , diye haydarý iknaya çalýþýrlar ama ne mümkün , haydar bas bas baðýrýr -Kimmiþ ulan bu dükkaný soyan çýksýn laynnnnn…. Bizimkiler kurumuþ.Tamam bize zarar vermeyecek ama sarhoþ adam saðý solu belli olmaz diye korkup bir an önce oradan uzaklaþmanýn yolunu ararlarken, Haydar’ ýn bir gaflet anýndadan yararlanýp dolabýn arkasýndan hemen dýþ kapýya hýzlý adýmlarla yönelmiþler ki Haydar da hemen arkalarýndan takip etmiþ onlarý,Hüsnü ise þaþkýnlýk ve korku dolu gözlerle Olanlarý izliyormuþ. Haydar dýþarý çýkar çýkmaz, elindeki tabancayý havaya kaldýrarak basmýþ tetiðe - tak,tak,tak… tak . mahalle silah sesine boðulmuþ bir anda. O ara Hüsnü ‘ nün yavuz köpeði koruma güdüsünden , korunma güdüsü moduna geçerek aniden dükkanýn içine kaçmýþ , kaçarken ise hev, hev diye havlýyormuþ. -Hev , hev , ulan köpek ne diyem ben sana , hev , hev….yavru desen yavru deðil, söyle bir havlaki misket mahallesi kalksýn ayaða yok bizimki hev hev… pardon köpekle çok uðraþtým Olayýn diðer aktörlerinden Haydar sesiz kalmýþ silahý konuþuyor.silahýndan çýkan kurþunlar gökyüzünü dövüyor. Veysel ve Ýrfan ortada yok kayýplar. Hüsnü Dükkana girmiþ arkadan kapýyý kilitliyor. Yavuz köpeði sýðabileceði en dar alana girmiþ korku dolu gözlerle , Hüsnü’ ye bakýyor. Hüsnü bu arada bide perdeyi çekiyor.Allah Allah, perdeyi niye çekiyor ki.Onunki de korunma güdüsü zaar. Aradan birkaç dakika geçmesine raðmen Veysel ve Ýrfan hala ortada yoklar noldu bu çocuklara acaba?. Veysel,Ýrfan ….nerdesiniz layn… ! durun bir ses duydum.! Aha bakýn belediyenin kanalizasyon için açtýðý çukurdan iki aslanýn baþlarý gözüküyor. -Výla dur indir kafaný diyen Veysel -Ya emmoðlu bu kadar içmeye ne gerek vardý diyen irfan -Yaralandým galiba -Ne vuruldun mu yoksa -La ne vurulmasý oðlum ya, elimi taþa çarptým þimdi yeni, yeni geçiyor aðrýsý ama kanýyo galiba -üzerine iþe emmoðlu , mikrop kapmasýn ha, ha ,ha… -výla irfan iþin dalgasýndasýn ya -Ya emmoðlu valla …dur lan haydar buraya doðru geliyor yat , ses çýkarma kýsýk bir sesle ve gülerek Veysel -la emmoðlu az kalsýn bok yoluna gidecektik iki bira için -hihihi he la … hep senin yüzünden oðlum ilkinde kalksaydýk … bu arada irfaný dumura uðratan baþka bir olay yaþanýr Veysel elindeki biranýn son fýrtýný içmek için kafasýna diker þiþeyi, birayý mideye yolculayýnca irfana dönüp -ya emmoðlu bulmuþuz beleþ birayý içelim dedik ama az kalsýn postu deldiriyorduk hihihi ya pes be emmoðlu, valla pes.Sen o arada , o karmaþada nasýl ettin, hangi güdüyle o birayý o çukura taþýdýn be ya Veysel pes. Ortalýk yatýþýnca mevzideki cengaverler yukarý çýkýp alttan alan bir tavýrla Haydar’ý evine gönderdiler.Kendileri ise yeniden açýlan biralar eþliðinde durum deðerlendirmesi yapýp karýnlarý yýrtýlýncaya kadar güldüler. Ýþte böyle dostlar , Ya Sonramý diyorsunuz. Hýrsýzlar bulundu At ve Üsküdar örneði bu hýrsýzlýk olayýnada bir örnek teþkil etti. Hüsnü dükkanýný taþýdý Veysel biraya tövbe etti Ýrfan kendini ilim irfana verip Müdür oldu Haydar……. Olaydan duyduðu derin üzüntü nedeniyle Çorum’a göçtü Ama bakkal efsanesi bitmedi …. Devam…. Pardon bide köpek vardý deðil mi? O girdiði delikten bi daha çýkamadý…
76 SOKAK EFSANESÝ DEVAM EDÝYOR. EDECEK.
ACIYI BAL EYLEYENLERÝ ÇOK SEVEN ELLEZ
ELLEZ 22 August 2006 22:37 |
Bakkallarýmýz 2
Hani Ankara’nýn Mamak ilçesinin Þahintepe mahallesi vardý (hala var) ve oranýn güzel bakkallarý vardý.Ben size anlattýydým ya.E onlar son deðildi.Baþka , baþka bakkallarýmýzda vardý tabi.Ýþte oradan devam.
Mahallemizin en genç bakkalý bizim Hüsnü oldu.Genç yaþta giriþimci bir ruhla ticarete atýlmaya karar verince, mahallemizin Cebrail adlý bir bakkalýndan mevcut bakkal devralýndý.Ve bizim Hüsnü’nün ticari yaþamý resmen baþladý.Titiz adamdýr Hüsnü.Bakkala ilk girdiði gün Boya, badana iþleriyle , ikinci gün raflarýn yeniden dizaynýyla geçip, üçüncü güne gelince pýrýl, pýrýl bir bakkal dükkaný mahallenin nazar boncuðu gibi ortaya çýktý. Bakkalýn Ýþleri henüz yeni, yeni oturmaya baþlamýþtý ki Hüsnü mevcut bakkalý yol geniþletme çalýþmalarý nedeniyle boþaltmak zorunda kaldý.Çünkü hüsnü’nün dükkaný da yol açýlacak alanýnýn üstünde kalýyordu..Dükkanýn mülk sahibi evin diðer köþesindeki boþluða bir dükkan daha çattý.Biz acýlen hüsnü ‘nün dükkanýný oraya taþýdýk. Taþýdýk ama dükkan dükkandan çok kulübeye benziyor. Camlarý küçük, içerisinde s mumluk bir ampul , çatý 5 e10 kalaslardan çatýlmýþ, üzerine pekte özenli olmadan dizilmiþ tahtalar döþenmiþ ve onun üzeride toprakla örtülmüþtü.Dükkan cadde kenarýnda, cadde ise saðlý sollu yükselen tepeler arasýndaydý.Dükkanýn zemini caddeye sýfýr olduðu için çatýsý hemen ,hemen toprak zeminle eþti.Yani yukarýdan adýmýný atsan çatýnýn içerisindesin yani.
E bu olumsuz koþullar , bazýlarýnýn ilgisini çekmiþ .Plan , program yapýp dükkaný patlatmaya karar veren çakallar bakkaldan sigara alma bahanesiyle etrafý kolaçan edip gitmiþler .Akþam dükkan kapatýldýðýnda çatýnýn kiremitlerini kaldýrýp , tahtalarýný da sökerek hoppp içeri. Biraz sigara, biraz içecek bay, bay. Tabi durumu görenler olmuþ Hüsnü’ ye haber verilmiþ ama atý alan üsküdarý geçip sigara ve içeceklerle halvet olmuþ zaten. Neyse ailede derin bir üzüntü sormayýn , zaten zar zor yürüyen sistem biraz daha zora girmiþti. -Ulan bi yakalasam þöyle ederim, böyle ederim diyenler, beddualar, baðrý açýlmamýþ küfürler gýrla gidiyor. .Böyle küfürlerle ,beddualarla falan geçen birkaç gün den sonra halamýzýn oðlu Nuri abi ayný olayýn tekrar yaþanmamasý için bir köpek getirdi bizim Hüsnü’ ye. Köpek:Maþallah yani köpek demeye bin þahit ister .Cýlýz, tüyleri dökülmüþ , üflesen düþecek hani.Neyse en azýndan genlerinde vardýr, havlasa yeter diye köpek dükkana kabul edildi.E herkes biraz daha rahat tabi. Komþularýmýzda saðolsun ilgilerini hiç eksik etmediler.Özellikle Hüsnü’ lerin karþý komþusu Çorumlu Haydar bu ilgiyi biraz abarttý bile. Olaydan yaklaþýk bir hafta sonra Emmoðlu Veysel , Diðer emmioðlu Ýrfan ile hüsnün yanýnda oturup bira içerlerken Haydar girer içeri -Selamünaleyküm aðalar -Vealeykümselam Haydar -N’oldu heri kimmiþ bu þerefsizler diye bizim hüsnü’ ye sorar Hüsnü valla bilmiyoruz , polis arýyo iþte.Gerçi bulsalar ne olacakki adam malý elinde tutar mý heç -Canýn saðolsun gardaþ, o arada bizim gençleri de görür haydar , -afiyet olsun gençler , diye yanlarýna geçer bizimkiler çenesi biraz düþük, gaza gelince ne yapacaðý belli olmayan bu adamýn yanlarýna gelmesinden pek hoþnut kalmasalar da buyur ederler yanlarýna .Bir birada ona açýlýr.Beraber içmeye baþlarlar.Sonra bizimkiler kalkmaya yeltenir ama haydar ne mümkün kalkmalarýna müsaade etmez. -Oturun heri , Hüsnü çocuklara birer bira daha aç benden der,Hüsnü biralarý açar dolaba yeniden bira koyar, anlaþýlan bu bira muhabbeti bayaðý sürecek diye düþünür. Sohbet sohbeti açar , biralar devrilir birer birer ve her bira bittiðinde bizim çocuklar kalkalým diye yekindiklerinde -Durun hele heri birer bira daha içelim , hüsnü aç benden geçlere birer bira , diye hüsnüye seslenir haydar. Hüsnü durumdan bayaðý memnundur.Bizim çocuklarda hem bira içip hem de Hüsnü’ ye içerek biraz katký sunduklarý için çokta þikayetçi olmadan ve itiraz etmeden biralarý afiyetle içerler.E alkol bu Þiþede durduðu gibi sakin durmaz ki.Çarpar adamý! Laf dönüp dolaþýr yine hýrsýz mevzuuna dayanýr.Haydar celallenir ve ani bir hareketle elini beline götürür, belindeki silahý çýkarýr.Bizimkiler silahý görünce önce bayaðý bi korkarlar. -Ya sok onu beline Kaza falan olur , diye haydarý iknaya çalýþýrlar ama ne mümkün , haydar bas bas baðýrýr -Kimmiþ ulan bu dükkaný soyan çýksýn laynnnnn…. Bizimkiler kurumuþ.Tamam bize zarar vermeyecek ama sarhoþ adam saðý solu belli olmaz diye korkup bir an önce oradan uzaklaþmanýn yolunu ararlarken, Haydar’ ýn bir gaflet anýndadan yararlanýp dolabýn arkasýndan hemen dýþ kapýya hýzlý adýmlarla yönelmiþler ki Haydar da hemen arkalarýndan takip etmiþ onlarý,Hüsnü ise þaþkýnlýk ve korku dolu gözlerle Olanlarý izliyormuþ. Haydar dýþarý çýkar çýkmaz, elindeki tabancayý havaya kaldýrarak basmýþ tetiðe - tak,tak,tak… tak . mahalle silah sesine boðulmuþ bir anda. O ara Hüsnü ‘ nün yavuz köpeði koruma güdüsünden , korunma güdüsü moduna geçerek aniden dükkanýn içine kaçmýþ , kaçarken ise hev, hev diye havlýyormuþ. -Hev , hev , ulan köpek ne diyem ben sana , hev , hev….yavru desen yavru deðil, söyle bir havlaki misket mahallesi kalksýn ayaða yok bizimki hev hev… pardon köpekle çok uðraþtým Olayýn diðer aktörlerinden Haydar sesiz kalmýþ silahý konuþuyor.silahýndan çýkan kurþunlar gökyüzünü dövüyor. Veysel ve Ýrfan ortada yok kayýplar. Hüsnü Dükkana girmiþ arkadan kapýyý kilitliyor. Yavuz köpeði sýðabileceði en dar alana girmiþ korku dolu gözlerle , Hüsnü’ ye bakýyor. Hüsnü bu arada bide perdeyi çekiyor.Allah Allah, perdeyi niye çekiyor ki.Onunki de korunma güdüsü zaar. Aradan birkaç dakika geçmesine raðmen Veysel ve Ýrfan hala ortada yoklar noldu bu çocuklara acaba?. Veysel,Ýrfan ….nerdesiniz layn… ! durun bir ses duydum.! Aha bakýn belediyenin kanalizasyon için açtýðý çukurdan iki aslanýn baþlarý gözüküyor. -Výla dur indir kafaný diyen Veysel -Ya emmoðlu bu kadar içmeye ne gerek vardý diyen irfan -Yaralandým galiba -Ne vuruldun mu yoksa -La ne vurulmasý oðlum ya, elimi taþa çarptým þimdi yeni, yeni geçiyor aðrýsý ama kanýyo galiba -üzerine iþe emmoðlu , mikrop kapmasýn ha, ha ,ha… -výla irfan iþin dalgasýndasýn ya -Ya emmoðlu valla …dur lan haydar buraya doðru geliyor yat , ses çýkarma kýsýk bir sesle ve gülerek Veysel -la emmoðlu az kalsýn bok yoluna gidecektik iki bira için -hihihi he la … hep senin yüzünden oðlum ilkinde kalksaydýk … bu arada irfaný dumura uðratan baþka bir olay yaþanýr Veysel elindeki biranýn son fýrtýný içmek için kafasýna diker þiþeyi, birayý mideye yolculayýnca irfana dönüp -ya emmoðlu bulmuþuz beleþ birayý içelim dedik ama az kalsýn postu deldiriyorduk hihihi ya pes be emmoðlu, valla pes.Sen o arada , o karmaþada nasýl ettin, hangi güdüyle o birayý o çukura taþýdýn be ya Veysel pes. Ortalýk yatýþýnca mevzideki cengaverler yukarý çýkýp alttan alan bir tavýrla Haydar’ý evine gönderdiler.Kendileri ise yeniden açýlan biralar eþliðinde durum deðerlendirmesi yapýp karýnlarý yýrtýlýncaya kadar güldüler. Ýþte böyle dostlar , Ya Sonramý diyorsunuz. Hýrsýzlar bulundu At ve Üsküdar örneði bu hýrsýzlýk olayýnada bir örnek teþkil etti. Hüsnü dükkanýný taþýdý Veysel biraya tövbe etti Ýrfan kendini ilim irfana verip Müdür oldu Haydar……. Olaydan duyduðu derin üzüntü nedeniyle Çorum’a göçtü Ama bakkal efsanesi bitmedi …. Devam…. Pardon bide köpek vardý deðil mi? O girdiði delikten bi daha çýkamadý…
76 SOKAK EFSANESÝ DEVAM EDÝYOR. EDECEK.
ACIYI BAL EYLEYENLERÝ ÇOK SEVEN ELLEZ
cem 21 August 2006 20:51 | england
uzun bir aradan sonra herkese merhabalar.burada olmayi cok ozledim ama internete girmek icin yeterli zam,anim yok.simdi yayina baktim kimse yok.erdal abicigim nerelerdesin hic gorusemiyoruz.ozledim seninle konusmayi.kazim amcacigim sizide cok ozledim.artik gorusmeye zaman bulamiyorum.umarim herkes iyidir.ileride gorusmek umidi ile.hoscakalin
cem 21 August 2006 20:51 | england
uzun bir aradan sonra herkese merhabalar.burada olmayi cok ozledim ama internete girmek icin yeterli zam,anim yok.simdi yayina baktim kimse yok.erdal abicigim nerelerdesin hic gorusemiyoruz.ozledim seninle konusmayi.kazim amcacigim sizide cok ozledim.artik gorusmeye zaman bulamiyorum.umarim herkes iyidir.ileride gorusmek umidi ile.hoscakalin