|
Saturday, 21 December 2024 |
|
|
Anasayfa Ziyaretçi Defteri |
Ziyaretçi Defteri
Ziyaretçi Defterini imzala
nilgün çaylak
13 May 2007 09:05 |
GÜNAYDIN BÜTÜN ANNELERÝN ANNELER GÜNÜNÜ KUTLUYORUM. BUGÜN SEVGÝLÝ BABAMIN ÖLÜM YILDÖNÜMÜ YÝNE BÝR ANNELER GÜNÜNDE KAYBETMÝÞTÝM RUHU ÞAD MEKANI CENNET OLSUN.SENÝ ÇOK ÖZLEDÝM CANIM BABACIÐIM ZAMAN AÝLESÝNNÝN HER FERDÝNE SELAMLAR NÝLGÜN ZAMAN ÇAYLAK
Berlin'li
12 May 2007 09:52 |
Zülfü Livaneli (12.05.2007) Vatan Gazetesi
Türk Siyasetinde 'Sedef Adasý sendromu'
Hiçbir konuda anlaþamayan Mecliste 429 milletvekili, bir konuda oylarýný birleþtirdi: Baðýmsýz adaylarýn birleþik oy pusulasýna konmasý konusunda meclis çoðunluðu bir konsensüs saðladý.
Bu ne anlama geliyor, niçin bu kadar önemli? Anlatayým:
Güneydoðunun kuþ uçmaz kervan geçmez mezralarýndan birinde oturan, hayatýn sillesini yemiþ yaþlý bir kadýn düþünün.
Devlet, geliþmiþ bir devlet gibi davranmadýðý ve üstüne düþen yatýrýmlarý yapmadýðý için kadýncaðýzýn ömrü yoksulluk içinde geçmiþ. Kýt kanaat çocuklarýný büyütmüþ. Devlet, görevi olduðu halde onu okutmamýþ, okuma yazma öðretmemiþ, hatta Türkçe konuþmasýný saðlayacak hizmeti bile götürmemiþ.
Kadýncaðýz þimdi sandýða gidecek, belki de desteklediði baðýmsýz bir adaya oy atacak.
Devletin birinci görevi, bu yurttaþýnýn istediði kiþiye ya da partiye oy vermesini saðlamak ve bunun için ona hizmet götürmek deðil mi?
Deðil!
Yukarýda saydýklarým saygýn demokrasiler için geçerli ama Türkiyede iþler baþka.
Meclis toplanýyor; 429 vekil kuyruða dizilip kulübelere giriyor ve bu kadýncaðýz istediði kiþiye oy veremesin, aklý karýþsýn, mührü yanlýþ yere bassýn diye yasa çýkarýyor.
Yani 429 vekil bu kadýna demek istiyor ki: Ey yurttaþým, sen Kürt kökeninden geliyorsun. Kimi seçeceðine sen karar veremezsin, ben karar veririm. Senin aklýný bir karýþtýrayým da gör bakalým.
Bu karar sonunda yaþlý kadýn mührü ters yere basacak ve oyu baþka partilere yönlendirilmiþ olacak.
Oysa ben devletin görevinin yurttaþýnýn oy vermesini kolaylaþtýrmak için önlemler almak olduðunu düþünmek istiyordum.
Tersi oldu.
***
Türkiyedeki rejimi adý demokrasi deðil, demokrasicilik oyunudur.
Bu yüzden milli irade falan diye yazý yazan liberallere gülüp duruyorum.
Geçen seçimlerde 4.5 milyon mükerrer oy kullanýlmýþ, zamanýnda çöplüklerden oy toplanmýþ, sandýklar kaçýrýlmýþ, yüzde 10 barajlarý yüzünden oylarýn yüzde 45i çöpe gitmiþ, bunun sonucunda ortaya halkýn ancak yarýsýný temsil eden kanadý kýrýk bir meclis çýkmýþ; biz de buna kalkýp demokrasi diyeceðiz.
Halk yürüdüðü zaman ise Aaa demokrasiye müdahale ediliyor! diye baðýracaðýz.
Eðer bu rejim demokrasi ise Fransadakinin adý ne?
***
Son seçimlerde yüzde 10 barajýnýn Türkiyeyi ne büyük kargaþaya sürüklediðini hep birlikte gördük.
Ne temsilde adalet saðlandý, ne de yönetimde istikrar.
AKP, oylarýn üçte biriyle Meclisin üçte ikisini ele geçirince de baþladýk AKPyi nasýl indiririz hesaplarý yapmaya.
Kimse düþünmüyor ki barajlar yüzde 10 olmasaydý ne AKP bu güce eriþecekti ne de Türkiye bugünlere gelecekti.
***
Ben Türk siyasetindeki bu garipliðe SEDEF ADASI SENDROMU diyorum.
Nedenini anlatayým:
Ýstanbuldaki güzelim Sedef Adasý bir martý yuvasýdýr. Martýlar burada yumurtlar ve neredeyse adanýn tek sahibi gibi davranýrlar.
Bu da orada oturan insanlarý rahatsýz eder.
Bir dönemde ada sakinleri, martýlarý azaltmak için, onlarýn býraktýðý yumurtalarý yiyecek tilkiler getirip adaya saldý.
Gerçekten de tilkiler sayesinde martýlarýn sayýsýnda büyük bir düþüþ oldu.
Ama bu sefer de ne oldu biliyor musunuz: Yýlanlarý yiyen martýlar azalýnca, adayý yýlan bastý.
Evlerden yýlan çýkmaya baþladý.
Korkuya düþen ada sakinleri martý sayýsýný tekrar artýrmak için elde tüfek tilki avýna çýktý.
Adaya yerleþen ve çoðalan tilkileri yok etmek için gece gündüz av düzenlediler.
Ýþte SEDEF ADASI SENDROMU bu.
Ýþlerin doðal akýþýna bir yerden müdahale ettin mi hiç beklemediðin sonuçlar çýkar ve bozduðun dengeyi bir türlü geri getiremezsin.
Ne yazýk ki bizim siyasiler bu olaylardan hiç ders almýyor ve yine bin bir tilkilik peþinde koþuyor.
Olmayýnca da tüfeðe sarýlýyor.
[Tüm Yazýlarý]
Türk Siyasetinde 'Sedef Adasý sendromu' 12.05.2007 Artýk uzlaþmayana
Berlin'li
12 May 2007 09:46 |
Günün Köþe Yazýlarý Necdet Saraç necdetsarac@birgun.net Henüz vakit varken 11/05/07 Erken seçim tarihi yaklaþýrken, solun bir çok renginde seçimde ortak hareket etmeye yönelik görüþmeler devam ediyor. Seçim takvimi dikkate alýndýðýnda bu görüþmelerin hýzlanmasý ve sokaktaki vatandaþýn gönlünde yatan ve adý ne olursa olsun solun en geniþ güçlerini asgari müþtereklerde yanyana getirecek bir "sol birliðin" kurulmasý gerekiyor. Bu gereklilik yalnýzca niyetlerden kaynaklanmýyor. Henüz vakit varken, Türkiye'nin içinde bulunduðu çýkmazdan, AKP ve siyasal Ýslam mahkûmiyetinden ancak sol bir güçbirli-ðinin yaratacaðý sol bir iktidar kurtarýr.
Yapýlan kamuoyu yoklamalarý dikkate alýnýrsa, korkular ve yalnýzca kutuplaþmalar üzerine yapýlacak politikalarýn en genel anlamda sola yazmadýðý görülüyor. Rengi ne olursa olsun sol güçlerin, emek, eþitlik, özgürlük ve demokrasi adýna sokaktaki insanla buluþacak sol projelerle ortaya çýkmasý gerekiyor. Fransa'da muhafazakâr Sarkozy karþýsýnda yenilen solcularýn, ýo Haziran öncesi sosyal demokrat Sosyalist Parti'den, Yeþiller'e, oradan Komünist Partisi'ne kadar Sarkozy felaketinin etkisini kýrabilmek için "komplekslerinden arýnmýþ ve gerçek deðerlerine sahip çýkan bir sol birlik" eðilimini öne çýkarmak için samimi bir tartýþmaya baþlamalarý bizim için de örnek alýnmalýdýr. Türkiye'de de laiklik ve demokrasi açýsýndan yeni bir açýlým saðlamak için, istenirse solu asgari müþtereklerde bir araya getirmek mümkün. Uzun bir süredir siyasal sürece laik ve demokrasi güçleri açýsýndan müdahale etmek mümkün diyen Alevi Bektaþi Federasyonu ve Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonunun 20 Mayýs'ta Ankara'da düzenlediði "Alevi Bektaþi Meclisi" bu birliktelik için önemli bir þans olarak deðerlendirilebilir. Yeni bir siyasal kültür oluþturmak için de örnek bir giriþim olan ve Türkiye'nin her yerinden temsilcilerle toplanacak "Alevi Bektaþi Mecli-si"nin istemleri de solun birçok rengini kapsayacak kadar "asgari müþtereklerimiz" olarak ifade edilebilir. Ýþte o istemler:
Laik ve Demokratik Bir Türkiye Ýstiyoruz!
Laik ve demokratik bir Türkiye isteyen Aleviler için Türkiye, kimliklerin ve kültürlerin çatýþtýðý deðil, eþit ve özgür koþullarda, bir arada yanyana kardeþçe yaþadýðý bir Türkiye'dir. Farklý kimlik ve kültürlerinden dolayý ezilen, horlanan bir Türkiye çatýþmalarý kaçýnýlmaz kýlar. Farklýlýklarýn kabullenildiði, demokratik hukuk kurallarýyla korunduðu, eþitlikçi, özgürlükçü, çokkültürlü bir toplumsal proje olan laik ve demokratik Türkiye projesi hem çatýþmalarý önler hem de Türkiye'nin bölünmesinin önüne geçer.
Laik ve demokratik bir Türkiye'de;
* Yürürlükte olan 12 Eylül Anayasasý, hukuki ve toplumsal sonuçlarýyla birlikte ortadan kaldýrýlmalý, laik ve demokratik yeni bir Anayasa hazýrlanmalý, darbeciler yargýlanmalý.
* Yüzde 10 barajý gibi demokratik olmayan ve milyonlarca seçmeni yok sayan seçim yasasý derhal kaldýrýlmalý, demokratik ve yeni bir seçim yasasý hazýrlanmalý.
*ý Mayýs 1977, Maraþ, Sivas, Abdi Ýpekçi, Uður Mumcu, Hrant Dink gibi katliamlarýnýn gerçek suçlularýnýn ortaya çýkarýlmasý için özel araþtýrma komisyonlarý kurulmalý.
*1 Mayýs emeðin bayramý olarak yasallaþ-malý.
*Eðitim ve saðlýk sistemi, bütün toplumsal gruplarýn sosyal, demokratik ve politik farklarýna bakmadan eþit haklarla yararlandýklarý ücretsiz bir sisteme kavuþturulmalý. Laik ve demokratik bir Türkiye'de;
*Alevilik, yasal ve anayasal olarak tanýnmalý.
*Cemevleri, bir inanç merkezi olarak kabul edilmeli, altyapý hizmetleri ücretsiz verilmeli.
*Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý kaldýrýlmalý.
*Devlet, laiklik ilkesi gereði bütün inançlara eþit mesafede durmalý.
*Zorunlu din dersleri kaldýrýlmalý.
*Alevilere ve farklý inançlara yönelik, yazýlý ve görsel alanda, ders kitaplarýnda her türlü iftira, haksýz yakýþtýrma, karalama durdurulmalý, bunlarý yapanlar cezalandýrýlmalý.
*Muharrem Orucu, Aþure günü gibi Aleviler ile ilgili kutsal günler, bütün diðer inançlarýn kutsal günlerinde olduðu gibi resmi bir statüye kavuþturulmalý.
*Hacý Bektaþ Veli Dergâhý müze olmaktan çýkartýlýp, bir inanç merkezi olarak asli sahiplerine teslim edilmeli.
*Sivas'taki Madýmak Oteli "Barýþ ve Kardeþlik Müzesi" yapýlmalý! Evet bu istekleri destekliyorum diyorsanýz! Destek sýrasý sizde Bilgi için: Tel: (0312) 480 15 55 veya www.alevi.com. ««
Süleyman Zaman
11 May 2007 12:54 |
Annem'e
Girdim bir bedene, can aldým orda Dokuz ay ve on gün, kaldým o tende Birleþti tinle ten, bütün bedende Varlaþtým dünyada, seninle annem
Geldim yer yüzüne, aðladým neden Sen sardýn sinene, besledin hemen Seni mutlu kýldý, bir þeyler yemem Yedirdin, içirdin, sen güzel annem
Bakýnca yüzüne, ettin tebessüm Ben hastalanýnca, artardý hüznün Deryalar kadardý, sýnýrsýz sevgin Çok özveriliydin, biricik annem
Söylerdin ninniler, yattýn benimle Güven duyuyordum, her an seninle Hiç ihmal etmedin, en zor halinle Beni büyütensin, sen caným annem
Benim her anýma, sen ortak oldun Benimle aðladýn, benimle güldün Her zaman canýmdan, yakýnca candýn Borçluyum ben sana, varlýðým annem
Anýmsanmalýdýr, anneler her an Sevgidir, yaþamdýr, candýr onlar can Hiç bitmez anneme, tutkunca sevdam En yakýným odur, bir tanem annem
Özledim kokunu, çok güzel tadý Sorarsan annemin, Tamey'dir adý O benim annem, ben onun evladý Unutamam seni, hiçbir an annem
Zamaným, çiçektir, bütün anneler Sonsuzca sunulsun, ona sevgiler Onlar her övgüye, saygýya deðer Dünyaya getiren, biricik annem
11.05.2003
Süleyman Zaman
Tüm annelerin "Anneler Günü"bü en içten duygularýmla kutlarým.
Mehmet ZAMAN
10 May 2007 22:35 | Ankara
Sevgili dostlar, Her Mayýs'ýn 2. pazarýna anneler günü demiþler. Her ne kadar sermayecilerin çýkardýðý bir gelenek olma ihtimali varsa da, annelerimize onlara deðer verdiðimizi dile getirmemiz için bir bahane olarak önümüzde durmaktadýr. Bu sebeple hem kendi anneme, hem de binbir emeklerle ve telaþla çocuklarýna yetiþmeye çalýþan annelere verdikleri emek için teþekkür eder, Anneler Günü'nü kutlarým. Çocuklarýnýzýn iyi günlerini görmeniz dileðiyle...
Mehmet ZAMAN GKKD Derneði Baþkaný 4937 Mesaj Var
|
|