Yeni Resimler
yeni2009 Dayanýþma Gecesi
Site Haberleri
Anasayfa
Haberler
Şiir
Sağlık
Tatil / Turizm
E- Devlet
Forum
Galeri
Linkler
SSS

Köy Resimleri


Ekim 2006 Ankara


Köy Resimleri


Köy


Köy Resimleri





Saturday, 21 December 2024
Anasayfa arrow Ziyaretçi Defteri

Ziyaretçi Defteri

Ziyaretçi Defterini imzala


Kazim    11 August 2007 15:31 |
BewertungBewertungBewertungBewertungBewertung
Aþaðýda iliþik yazýdan bende dahil hepimizin ders almasý gerektiðini ve bu yolda kafa yormamýz gerektiðini düþünüyorum.
Hepimizi her konuda güncel olan ve düþüncelerimizi pratiðe yansýtan çalýþmalarda bulunmaya davet ediyorum.Uygulamada baþarýlar elde edersek,benzerliklerimizin ne kadar çok,ayrýlýklarýmýzýn ne kadar az olduðunu göreceðiz beraber.Uygulanamayan teorilerin belli bir süre sonra deðerleri kalmaz bence.
Gelin Canlar bir olalým ve daha güzel projeler üretelim.





Necdet Saraç

necdetsarac@birgun.net



Sol parti ve Almanya örneði 10/08/07

22 Temmuz seçimlerinde bir kez daha yasayarak gördük ki, yalnýzca doðru tahliler yapmak yetmiyor. ÖDP'nin, EMEP'in, ýo Aralýk Hareketi'nin, hatta SHP'nin programlarýnda ya da seçim bildirgelerinde, sosyalizm kavramýný tartýþma dýþýnda tutup, solun temel deðerleri açýsýndan baktýðýmýzda geniþ kitleleri bir araya getirebilecek belirlemeleri de, talepleri de kolayca bulmak mümkün. Ama bu doðrular solu tek baþýna karar mekanizmalarýna, Meclis'e, iktidara taþýmýyor.


Bizde olduðu gibi, Latin Amerika dýþýnda solun baþarýsýz olduðu bir dönemde Almanya'da-ki SOL Parti ezberleri bozuyor. Almanya SOL Parti, sokakta yakaladýðý özgüveni ve motivasyonu, federal meclis dýþýnda þimdi eyalet meclislerine de hýzla taþýyor. Ezberleri bozan bu partinin kuruluþ süreci, mevcut etkisi, Türkiye solu için de çok iyi bir örnek olabilir. Solun yaþadýðý sýkýntýlara raðmen, sokakta yakalanan birliðin, motivasyonun Ufuk Uras'ýn Meclis'e taþýnmasý, Levent Tüzel'in ve DTP desteði olmadan Baskýn Oran'ýn aldýklarý oylar, solun Almanya Sol parti örneðine daha yakýndan bakmasýný zorunlu kýlýyor.

Yaklaþýk 3 yýldýr Almanya'da süren Sol Parti birleþme görüþmeleri geçtiðimiz ay ortak kongre ile sona erdi. Doðu Almanya'da Demokratik Sosyalizm Partisi (PDS) ile Batý Almanya'daki Emek ve Toplumsal Adalet Partisi - Seçim Alternatifi (WASG) 17 Haziran'da resmen birleþti. Almanya gibi son derece stabil ve statükocu bir ülkede, uzun süre, Hýristiyan Demokratlar, Sosyal Demokratlar ve Liberallerden oluþan üç parti hakimiyeti vardý. Bu hâkimiyet 1980'lerde Ye-þiller'le kýrýldý. Yeþiller yerel ve federal parlamentoya girdiler. Son iki yýldýr bu sürece Sol Parti dahil oldu.

Duvar yýkýlmasýna raðmen Demokratik Sosyalizm Partisi (PDS) Doðu Almanya'da gücünü hep korudu. PDS, Doðu'nun üçüncü partisiydi, hatta bazý eyaletlerin ikinci partisi. PDS, Batý Almanya'da ise hiç yoktu. Seçim sistemindeki yüzde 5'lik baraj uygulamasý 2005 seçimleri öncesi olduðu gibi, doðrudan seçilen bir-kaç milletvekili hariç, PDS tümüyle Meclis dýþýnda kalabilir ve bitirebilirdi!

Batý'da ise, 16 yýllýk Hýristiyan-Liberal iktidarýndan sonra ciddi bir oy oranýyla 1999'da iktidar olan Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) hýzla saðcýlaþmasý, sosyal devlet olgusundan, ücretlere kadar her alanda neo liberalizmi tercih etmesi, Oskar Lafontaine baþta olmak üzere birçok kiþinin SPD'den uzaklaþmalarýný beraberinde getirdi. SPD'yi SDP yapan bir çok sendikacý bu sürece "SPD'yi deðiþtirebiliriz" diye uzun süre direndiler. Bu direnç 2005'lerde sona erdi ve SPD'den ayrýlan bir çok sendikacý, SPD'ye bir tepki olarak Emek ve Toplumsal Adalet Par-tisi-Seçim Alternatifi'ni (WASG) kurdular. 700 kiþiyle kurulan WASG'm "Pazartesi Yürüyüþleri" ile sokaða çýkmasý ve ilk eyalet seçiminde yüzde 2,2 (yaklaþýk 194 bin) oy almasý, WASG'i ve PDS'i hareketlendirdiði gibi, birçok önemli ismi, sendikacýyý, aydýný, sivil toplum kuruluþunu da hareketlendirdi. Stil ve tartýþma yeteneði olarak Ufuk Uras'a çok benzeyen PDS'li Gregory Gysi ile Oskar Lafontaine'nin yanyana gelmesi, "sokaða" heyacan verdi, "yeni bir politl-ka"nýn mümkün olacaðýný gösterdi. Sosyal devleti savunanlardan Marksistlere kadar arayýþ içinde alan çok geniþ bir kesimi bir araya getirdi ve bu iki parti "SOL Parti" adý altýnda bir birlik süreci baþlattýlar. Bu süreçte girilen genel seçimlerde atehlerinde yapýlan karþý propagandalara raðmen yüzde 8,7 (yaklaþýk 4 milyon yüzbin) oy ile federal meclise tam 54 milletvekili soktular. Üstelik bu milletvekillerinin 3'ü de Türkiye kökenliydi.

Birlik kongresi'ni yapan, ortak bir programa kavuþan Sol Parti, bir komünist parti olmadýðý gibi, sosyal demokrat bir parti de deðil. SOL Parti, neo liberal politikalara, savaþa karþý. Sosyal devleti istiyor ve yaþanan sorunlarýn bir sistem sorunu olduðunu belirtiyor. Birlik kongresinde kavramlarý korumanýn önemine deðinen ve "sosyalizmle özgürlüðe" diyen parti eþbaþkaný Lafontaine "kapitalizmin savaþý baðrýnda taþýdýðýný, Ortadoðu'da savaþlar demokrasi ve özgürlük için deðil, hammadde kaynaklarý ve yeni pazarlar için sürdürülüyor" diyor ve ekliyor: "Bunun, tekelci kapitalizmin bir sonucu olduðunu halka çok açýk söylemeliyiz."

72 bin üyesi olan Sol Parti'nin oylarýnýn önümüzdeki dönemde Almanya genelinde yüzde 19'a kadar çýkacaðý tahmin ediliyor. Nitekim Sol parti, Mayýs'taki Bremen eyalet seçimlerinde yüzde 8,4 oy aldý.

imageForsa'nin yaptýðý en son kamuoyu araþtýrmasýnda "bugün seçim olsa" Yeþillerin oyu yüzde 8, SPD'nin yüzde 25 olarak gözükürken, Sol Parti'nin oyu da yüzde 13 olarak gözüküyor. 2008'de Batý eyaletlerinde yapýlacak seçimlerde de eyalet parlamentolarýna girmesine kesin gözüyle bakýlan Sol Parti'nin 2009'da Saarland eyaletinde Lafontaine ile Baþbakanlýðý da alacaðý konuþuluyor... Bakalým Türkiye solu için bunlar ne zaman konuþulmaya baþlanacak?

Süleyman Zaman    11 August 2007 14:05 |
BewertungBewertungBewertungBewertungBewertung
Diyojen (M.Ö. 412- M.Ö. 320)Sinop'lu bir filozoftur. Ýnsanýn kendine yeterliliði ve insanýn erdemli olmasý gerektiðini savunmuþ ve sada bir yaþam sürmüþtür. Diyojen
Düz mantýktan kurtulmuþ, kendi içinde leþetirel mantýðý geliþtirmiþ, dünyda nefsini kýrabilmiþ, insan sevgisini en temel görüþ olarak benimsemiþ, gösteriþe, biçime ve þekile karþý özü, içeri, esasý savunmuþ ve Ýskender'e bile kafa tutumuþ bir ünlü filozoftur. Þimdi Naci diyor ki; Diyojen yaþamda olsaydý üç okçulara karþý fenerini söndürüdü. Öyle mi.
Diyojen Ýskender'in askerlerine, "gölge etmeyin baþka ihsan isteme" demiþ olan bir bilgedir.
Diyojen bir gün gündüz caddede dolaþýrken lambasýný yakmýþ dolaþýyormuþ. Görenler sormuþlar; Üstad bu ne? O da "adam arýyorum adam" demiþ?! Vallahi adamlarýn cüdam olduðu bir dönemde yaþýyoruz. Önemli olan kimlerin adam, kimlerin cüdam olduðunun bilinmesi.
Þimdi gelelim üçokçularla, Daltonlara.
Üçokçular Ýlyas'ýn betimlemesiyle Atatürk Ýlkelerini savunanlar. (Yani Yine Ýlyas'a göre; Cumhurtiyetçilik, Laiklik ve Ulusalcýlýk...).
Peki daltonlar kim. Vahþi Batý'nýn acýmasýz insanlarý. Tüketici, gösteriþi seven, doyumsuz ve vahþi.
Bu durmda acaba Diyojen kimdem yana lambasýný södürürüdü. Vahþilerden, görününüþ meraklýlarýndan, doyumsuzlardan yana mý; yoksa "Ulusal" bir devlet yaratmak için kendince belirli ilkeler koymuþ bir insanýn peþinden giden, o düþünceyi, o ilkeleri yaþama geçirmenin veya korumanýn güdüsünü sürmeye çalýþanlarýna mý? Söndürür dü;!...
Geçmiþte Antiemperyalizm ve Baðýmsýzlýk için mücadele vermiþ olan, am günümüzde bunlarýn modasýnýn geçtiðini söyleyip, Emperyalizmin yedeðine girenlere mi; Yoksa günümüzde YDD'nin yeni Emperyalizm olduðunu söyleyip, bu görüþlere karþý "Ulusal"cýlýðý savunanlara mý?
Özgürlüðün ve Demokrasi'nin saf durumda bulunmadýðýný; bunlarýn bulunduklarý konum ve kurumlara göre deðer kazandýklarýný, kendini var eden toplumsal koþullardan farklý düþünülemeyeceðini söyleyen bilimsel bir kafayý mý? Yoksa özgürlük ve demokrasiyi bir soyut kavram olarak kullanýp, bu kavramlar eliyle bir ülkeyi parçalamaya çalýþan güçlerin yedeðine giren, güdümlü ve diyalektik mantýktan habersiz insanlara mý?!...
Bunlarý çoðalþtmak olasýdýr. Ben Daltonlar olmaktansa, Kemalit bir düþünceyi savunan ÜÇOKLAR olmayý tercih ederim. Üçoklarýn anlamýný bilmeyen, deðerini ölçmeyen insanlarý da; DÝYOJEN'e havale ediyorum.
Hoþça kal.

Süleyman Zaman    11 August 2007 13:32 |
BewertungBewertungBewertungBewertungBewertung
Sevgili Ýlyas, bugün kü yanýtýný okudum. Bugün gördüm kü; hafifte olsa düz matýktan sýyrýlmýþsýn. Giderek daha da Diyaelktik mantýða yönelmeye baþlamýþsýn. Bu sevindirici. Kendi adýma da seviniyorum. Seni düz mantýktan, diyalektik mantýða yöneltmeyi baþarabilmenin övüncünü duymaktayým. Çok güzel. Çünkü senin gibi eleþtriel bir akla sahip olan birinin her olayda düz mantýk kullanmasý iþin özünü kaçýrmana yardýmcý olmaktan öteye gidemez.
Sevgili Ýlyas, doðal ki her olgu ve olay kendi içinde karþýtlýðý da taþýr. Düz mantýk diye eleþtirdiðim þey, öyle zamanlarda en geçerli mantýk türü olabilir. Bu zaman+mekan birlikteliðinin var ettiði koþullara göre deðiþir. Eðer bir iþi bir olayý anlýk çözmek istersen orada düz mantýðý, eðer daha uzun süre çözmek istiyorsan ve gelecek projeksiyonu çiziyorsan orada mutlaka eytiþimsel (diyalektik) mantýk kullanýlmasý gerektiðini vurgulamak isterim. Kaldý ki verdiðim "Kan akma" olayýnda da "anlýk ve sonuçla" iligili çözüm ürettiðinmden dolayý, benim vurgulamak istediðim mantýkla çok ilgisi yok. ÝÞte düþün farklýlýðýmýz burada ortaya çýkýyor. Bir çin Atasözü der ki; eðer bir insaný biþr gün doymasýný istiyorsan ona yemek ver; eðer sürekli kendi kendisini beslenmesini istiyorsan ona üretimi öðret. Ýþte incelik ve farklýlýðýmý bu kadar yakýn ama bir o kadar da birbirinden çok uzak.
Sevgili Ýlyas ben Þu an mevcut CHP'nin sol bir çizgide, Sosyal Demokrat bir parti olduðu düþüncesinde deðilim. CHP'nin almýþ olduðu bu düþük oyun da büyük oranda Baykal'dan kaynaklandýðý düþüncesiþnde de deðilim. Ama günümüz konjöktüründe CHP'nin ülkemiz açýsýndan yüklendiði iþlevin çok önemli olduðu görüþündeyim. CHP'nin ve diðer Sol partilerin neden bugün "sýnýfsal" bir karakter sergilemeyecekleri veya sergileyemediklkerinin çözümlemesini de yapmýþ bulunmaktayým. Bu görüþlerimi ve düþüncelerimi süreç içinde uzunca yazmayý da düþünüyorum.
Aslýnda yazýlarýmda bu görüþlerimi ara sýra yansýtmaktayým. Ben gelinen sonucu kiþilere ve olaylara baðlanmasýnýn kolaycýlýk ve yüzeysellik olduðunu söylemekteyim. Günümüz dünyasýnda ve özellikle ülkemizde bugün CHP'nin Sol bir söylemden sað bir söyleme yöneldiðinin neden ve niçinlerini sorguluyorum. Bir meyvenin olgunlaþmasý için güneþe, suya, rüzgara ve topraða, gereksinim duyar. Eðer bunlardan birisi eksik olursa o meyve ya cýlýz olur, ya verimsiz ya da çürür. Þimid meyve bu olumsuzlkardan birisiyle sonuçlanmýþsa o meyvenin neden böyle olduðunu araþtýrmaya çalýþýrýz. Toplumsal olaylara da böyle bakmalýyýz. Sonuç neden böyle oldu. Tek yönüyle (kiþilere baðlamadan; tek baþýna kiþiler belirleyici olamaz;) incelemek yerine çok yönlü incelemek gerektiðini her zaman vurguluyorum.
Ama siz daltonlar bunu yapmýyorsunuz, bir günah keçisi buldunuz, insafsýzca saldýrýyorsunuz.
Buna psikolojide "Baykal" paranoyasý denir.
Biz CHP'yi, Sol'u ve diðer toplumsal oluþumlarý kendini var eden koþullardan soyutlayýp açýklamaya çalýþýrsak, anlýk düþüncelerden ve gelecek proceksiyonlardan yoksun bir çözüm üretiriz. Demek istediðim budur.
Dün kü yazýnda söz ettiðin bazý olgu ve olaylara daha geniþ bir þekilde ama bu olay ve olgularý kendi koþullarý içinde deðerlendirerek açýklmaya çalýþacaðým. Bugün bulunduðumuz konumdan anakronik bir yaklaþmýmla geçmiþi eleþtirirsek bu diyalektik mantýktan çok ama çok uzak olur.
Sevgili Ýlyas, bana karþý gösterdiðin nezakete teþekkür ederken ironik yaklaþýmlarla yapmýþ olduðun iðnemelerinde farkýnda olduðumu bilmelisin.
Biz ne Ufuk Uras'ý ner CHP'yi nihilist bir yaklaþýmla yok saymayalým. Onlar bizim deðerlerimiz.
CHP'nin yeni bir yönetim ve yeni bir anlayýþla kendi gerçek politikalarýný oluþturmasý gerekmektedir. Bunu savunmalýyýz. Yoksa onu bunu suçlayarak ancak kendi gücümüzü azaltmaktan baþka bir iþlevi yerine getiririz.
Bugün Sol'un en büyük iþlevinin özellikle YDD paradigmasýný
doðru çözümleyip, Venezule gibi Güney Amerika ülkelerinde ki Antiemperyalist bir duruþu gerçekleþtirmenin koþullarýný yaratmak olmalýdýr. Ben daltonlara özellikle Cavez ve diðer Güney Amerika ülkelerinde ki anti emperyalist oluþumlarý örnek almalarýný isterim. Yoksa akp'nin CHP'den daha demokrat olduðu yanýlsamasýný öne sürerek bu ülkenin kuruluþ ve kurulmuþ olan harcýný, temelini ve binasýný yýkmaya çalýþan ve bu amaçla "Ulusal" politiklar sergileyen, baðýmsýzlýk ve laiklik lonusunda refleks geliþtiren bir partiye saldýrmak olmamalýdýr. Bugün eðer ABD, AB, Etnik köken savunucularý, Þeriatçýlar, Ilýmlý Ýslam yanlýlarý, Barzaniciler, talabaniciler...CHP'ye neden karþýlar bunun yanýtýnýn (geçmiþe takýlýp kalmadan, günümüz dünyasýnda ki anlamýyla, ama içini doldurarak) verilmesi gerekmektedir. Yoksa yaþamý ve maddeyi anlayamayýz.
Naci bana yanýt yerine gönderme yapmýþ, teþekkür ederim Naci. Gönderme yapmýþ olduðun görüþün ve modelin çok yabacýsý deðilim.
Sevgiyle ve Hoþça kal.

ELLEZ    10 August 2007 23:38 |
BewertungBewertungBewertungBewertungBewertung
Selamlar
Üçokçular ve Daltonlar (kendimide selamlamýþ oluyorum bu arada )
Öncelikle Üç okçular  tanýmlamam kesinlikle hakaret kastýyla yazýlmamýþtýr. CHP nin oklarýndan yola çýkarak CHP yandaþý olan Sülo ve Yakup abim ile Veyseli betimlemek adýna ve iþin içine birazda espri katarak yapýlmýþ bir tanýmdýr.Açýklamak gereðini hissettim.

Sevgili Sülo aðabeyciðim yazdýklarýmdan biþey görememiþ olman senin bakýþ açýnla ilgili biþey.Ben yeterince kendi bilgi birikimim ve olaylara bakýþ açýma göre yazdým.Beðenmek yada beðenmemek sana kalmýþ tabi.Ha içinde biþey olmadýðýný söylüyorsan onada biþey diyemem. Eðer biþey yoksa zaten onca zahmete girip bi sürü yanýt yazmana da gerek yoktu.

Ayrýca bana kitap adý vererek okumamý önermiþsin.Saðol. Bende nacizane ulaþabilirsen Atilla Ýlhanýn yazýlarýný okumaný öneririm. O da doðan Avcýoðlu ve ekibine yakýn düþüncede bir fikir adamýdýr.Ve iþin ilginç yaný O nedense Atatürk sonrasý CHP yi ve özellikle Ýsmet paþayý yerden , yere vurur. Acaba neden? Bende senin o diyalektik bakýþ açýnla yorumlarýný bekliyorum. Benim ezbere dayalý belleðime biraz analitik  bilgi yüklenir hiç deðilse (gerçi o da ezber olur ya neyse).

Hani senin olaylarý ve olgularý analitik olarak yorumlama lafýn hep aklýmda asýlý kalmýþtýr.Derimki kendi kendime biz acaba kendi düþüncelerimizlemi konuþuruz yoksa bize verilen bilgileri derleyip aklýmýza en yatkýn olanýmý konuþuruz.
Þöleki; Hepimiz kimi zaman Marks oluruz.Kimimiz Doktor.Kimimiz psikolog.Kimimiz felsefeci.Kimimiz pedagog. & yani aslýnda öðrendiðimiz bilgileri baþkasýna satanlardan baþkalýr deðiliz. O nedenle karþýmýzda kine aktardýðýmýz bilgilerin, düþüncelerin % 95 i baþkasýna ait bilgilerdir.% 5i (belki daha azý) bizim düþüncelerimizdir.
Ýþte öyle yani.
Doðrudur argo kullanmýþlýðým vardýr.Argoyu günlük hayattada kullanýrým.Ve severim ayný zamanda.Ayrýca öneririm. Ýnsaný rahatlatýr. Kullandýðýn dile göre karþýndakini bile etikleyip havayý yumuþatabilirsin.

Neyse  senin düz mantýðýn ve koþullanmýþ beynin bu algýdan uzak olacaktýr demiþsin ya evet öyledir sevgili aðabeyciðim. Düz mantýk bazen sonuca erken götürür. Bir insanýn damarý kesilmiþse damarýn neden kesildiði önemli deðildir ilk anda. Önemli olan damardan akan kanýn durdurulmasýdýr. Eðer damarýn neden kesilmiþ olabileceði konusunda felsefi bir çözümlemeye gidersen adamýn metabolizmasý çözülür ve yaralýdan , mevtaya dönüþür. O nedenle her soruna felsefeyle yaklaþmak senide yorar bizide yorar ve bazen çözümsüzlüðe götürür. O nedenle acizane düþüncem bazen Düz mantýklý olmandýr.
Sana selamlarýmý gönderiyorum.
VOLANTÝRÝST Kardeþin ellez

Sevgili Yakup abi
CHP lileri savunanalara , yandaþlarýna Faþist demedim.Dememde.Ancak þunu ýsrarla ifade edeceðim:CHP nin 1938-1950 arasý dönemdeki yapýlanmasý Faþizan bir yapýlanmadýr. Kabul edersin yada etmezsin senin /sizin/ bileceðiniz bir þeydir.

Ayrýca CHP ve Baykal adlý parti baþkanýnýn Tayyip Erdoðana Aklanda gel dememiþ olmasýnýn nedenini neden açýkça yazmýyorsunuz. Buna eðer lütfederse abim Sülonunda yanýt vermesini isterim. Verdiðin yanýt tatmin edici deðil. Hani dedim ya yukarýda Düz mantýk lütfen.Eðmeden bükmeden net bir yanýt istiyorum.
Neden Baykal ve ekibi R.Tayyip Erdoðanýn siyaset yasaðýnýn önünü açmýþtýr? Þaibeli olduðunu her konuþmasýnda dile getiren bay Baykal hangi nedenlerle Anayasa deðiþikliðine oy vermiþtir.Net lütfen.Net!

Laiklik özgürlüðü içinde barýndýrsada ona anlam katan þey yönetimin uygulamalarýdýr. Siz maalesef Türkiyede uygulanan laiklik anlayýþýný savunur noktada duruyorsunuz.Ancak þunuda görmüyorsunuz.Nasýl bir laik sistemdirki ibadethaneler bizim vergilerimizle finanse edilir? Din görevlilerinin maaþlarý genel bütçeden karþýlanýr? Baþka inanç gruplarý yok sayýlýr?
Özgürlükçü laiklik anlayýþý dinin devletten baðýmsýzlaþmasý demektir.Devletin tüm inanç gruplarýna eþit mesafede olmasý onlarý kayýrýp kollamamasý ancak dinsel ibadetlerini yapabilme özgürlüklerinin saðlanmasýna yönelik bir anlayýþtýr. Daha ne diyeyim iþte .Yüz kere yazdýk.Varsa bu dediklerime bir itirazýnýz tamam öyle kalsýn.Ama hem  sen haklýsýn deyip sonra baþka bir yazýda yine ayný yöntemle kaleye gol atmak isteminizi yadýrgýyorum Þunu da unutmamaný dilerim Kaleciliðim fena deðildir.Unutmuþ olabilirsin diye yazdým.Hani sen bilirsinde Sülo abim bilmiyor olabilir.O yüzden yazdým!
AKP zihniyeti niye büyüdünün yanýtýný yazmýþsýn. Ve sormuþsun Neden olarak direkt CHP göstermeyeceðini umarým diye temennide bulunmuþsun. Evet deðdin gibi CHP yi direkt suçlamayacaðým. Ancak CHP nin ve Radikal solun yanlýþlarýný bir kenara atamayýz. Bugün bu noktaya gelmiþ bir Dinsel Yapýlanmada hepimizin hatasý var tabiî ki.
Ama öncelik Dp parti ile baþlayýp ,12 mart ,AP, 12 Eylül , Özal, Çiller , Erbakan yönetimleri ile devam eden anlayýþlar bu yapýlanmaya sürekli gýda aktardýlar.
1999 da ivme kazanan radikal Ýslami anlayýþ Devletin hassasiyetlerinde sorunlar yaratmaya baþlayýnca TSK , Medya , CHP, Sosyalist anlayýþlar bu anlayýþlarýn karþýsýnda set oluþturmaya çalýþtýlar.
Ancak baþarýlý olamadýklarý kesin. Özellikle Son süreçte TSK yi , Yargýyý, YÖK gibi akademik kuruluþlarý, Cumhurbaþkanlýðýn arkasýna alan CHP cumhurbaþkanlýðý seçimlerindeki hamlesi ile laik Cumhuriyeti koruduðunu sandý .Ama ummadýðý bir tokat suratýnda (suratýmýzda) patladý. Hiç birimizin tahmin edemedið bir ölçüde AKP birinci parti seçildi. Þimdi bura suç tabiî ki hepimizin.
Biz Sosyalistler kendi kabuðumuzda biz bize Sosyalistçilik oynadýðýmýz için, Sosyal demokrat olduðunu iddia eden CHP plazalardan gecekondulara inemediði için, YÖK aptalca bulduðum Türban yasaðýný savunduðu için, Yargý Meþru bir seçimi katakülli ile engellediði için& TSK sürekli yayýnladýðý muhtýralarla bunlarý Maðdur parti konumuna taþýdýðý için&
Evet suç hepimizde & ancak bu suçlularýn içerisnde en büyük suç Kitlesel desteði, parasal gücü olan CHP ve ekibinindir. Bunu görmenizi dilerim.

Ayrýca özelleþtirme ile ilgili yorumuna katýlmýyorum. Özelleþtirme karþýtýyýz. Biz kolektif mülkiyetten yana insanlarýz .Bizim sermaye yanlýsý olabileceðimizi düþünüyor olman bizi iyi tanýmadýðýn anlamýna gelir. Ayrýca Daha önce sormuþtu ya bu Melihin su kesintisine kim tepki gösteriyor diye.Dün ÖDP l iler , halkevleri Belediyenin önündeydi.Bilmeni istedim.

Neyse vakit geç oldu.
Ýyi akþamlar
ELLEZ

yakup zaman    10 August 2007 17:42 | ankara
BewertungBewertungBewertungBewertungBewertung
CHP
Yýkýlmýþ ülkeyi baþtan yaratan
Demiraðla , fabrikayla donatan
Cesaretle büyük devrimler yapan
Seni kuran Atatürktü CHP

Büyük bir kurtuluþ savaþý verdin
Savaþta emperyalist güçleri yendin
Ýçerdeki düþmanlara direndin
Baðýmsýzlýk ilken oldu CHP

Kurduðun rejim Cumhuriyetti
Halifelik , padiþahlýk düzeni bitti
Söz hakký artýk millette dedi
Demokrasiye harç oldun sen CHP

Ayýrdýn din ile devlet iþini
Kimileri hep biledi diþini
Þimdi yargýlýyorlar bu eserini
Laiklikte ilken oldu CHP

Yoktu verdiðin eðitimin benzeri
Onun için açýldý köy enstitüleri
Temel atýp kurduðun halkevleri
Birer birer yok edildi CHP

Ýþçi-memur kurdular sendikasýný
Emekçiye verdin grev hakkýný
Örgütlü toplumun alt yapýsýný
Senin mücadelen kurdu CHP

Irak tezkeresine sen karþý çýktýn
Kýbrýs için karþýtlarý uyardýn
Sonunda karþýna bir güruh aldýn
Herkes düþman oldu sana CHP

Ters giden herþeyin suçlusu oldun
Her olumsuz þeyde suçlu bulundun
Seni öldürdüler , katil sen oldun
Adýna fetvalar çýktý CHP

Yabancý sermaye girdi ülkeye
Baþladýlar topraðýmýzý bölmeye
Kararlýlar Lozanýda silmeye
Tek direnen sensin artýk CHP

Tüm KÝTleri peþkeþ çekip verdiler
Havayý , suyu bile özelleþtirdiler
Bankalarýda yabancýya verdiler
Dur deyince ýrkçý oldun CHP

Gericisi , yobazý , takunyacýsý
ABci , soroscu , kafatasýcý
Dincisi , solcusu , ayrýlýkcýsý
Hepsi saldýrýyor sana CHP

Haydi saðcý belli onu anladýk
Peki sol geçinenlere nasýl inandýk
Ülkeyi savunan bir avuç kaldýk
Seninle bu savaþta varýz CHP

Çýkar için , ilkesini satanlar
Bu uðurda iþbirliði yapanlar
Gerçeði bilipte göz kapatanlar
Derslerini alacaklar CHP

Ýçte-dýþta yapýlsada ihanet
Sen inandýðýn yolda durma , devam et
Hedefimiz demokrasi ve adalet
Özgürlükler ilkemizdir CHP

Sana çamur atanýn gözleri kara
Gözleri hýrs bürümüþ , dertleri para
Ezber bozulacakmýþ hepsi palavra
Yakup sana inanýyor CHP

YAKUP ZAMAN
08.08.2007

NOT: Emeklerinden dolayý Çaðdaþ Zamana teþekkürler.:)


4937
Mesaj Var
« 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580 581 582 583 584 585 586 587 588 589 590 591 592 593 594 595 596 597 598 599 600 601 602 603 604 605 606 607 608 609 610 611 612 613 614 615 616 617 618 619 620 621 622 623 624 625 626 627 628 629 630 631 632 633 634 635 636 637 638 639 640 641 642 643 644 645 646 647 648 649 650 651 652 653 654 655 656 657 658 659 660 661 662 663 664 665 666 667 668 669 670 671 672 673 674 675 676 677 678 679 680 681 682 683 684 685 686 687 688 689 690 691 692 693 694 695 696 697 698 699 700 701 702 703 704 705 706 707 708 709 710 711 712 713 714 715 716 717 718 719 720 721 722 723 724 725 726 727 728 729 730 731 732 733 734 735 736 737 738 739 740 741 742 743 744 745 746 747 748 749 750 751 752 753 754 755 756 757 758 759 760 761 762 763 764 765 766 767 768 769 770 771 772 773 774 775 776 777 778 779 780 781 782 783 784 785 786 787 788 789 790 791 792 793 794 795 796 797 798 799 800 801 802 803 804 805 806 807 808 809 810 811 812 813 814 815 816 817 818 819 820 821 822 823 824 825 826 827 828 829 830 831 832 833 834 835 836 837 838 839 840 841 842 843 844 845 846 847 848 849 850 851 852 853 854 855 856 857 858 859 860 861 862 863 864 865 866 867 868 869 870 871 872 873 874 875 876 877 878 879 880 881 882 883 884 885 886 887 888 889 890 891 892 893 894 895 896 897 898 899 900 901 902 903 904 905 906 907 908 909 910 911 912 913 914 915 916 917 918 919 920 921 922 923 924 925 926 927 928 929 930 931 932 933 934 935 936 937 938 939 940 941 942 943 944 945 946 947 948 949 950 951 952 953 954 955 956 957 958 959 960 961 962 963 964 965 966 967 968 969 970 971 972 973 974 975 976 977 978 979 980 981 982 983 984 985 986 987 988 »