Süleyman Zaman
12 September 2007 20:44 |
12 Eylül 1980 ve sonrasý
1980 öncesi toplum örgütlü, sorgulayan ve hak arayan bir toplumdu. Ýnsanlarýn yaþamla ilgili tespitleri ve bu tespitlere uygun mücadele biçimleri bulunuyordu. Sýnýfsal çeliþki toplumun bilincine iþlemiþti. Toplumun dinamik kesimlerince Kapitalizmin ve sistemin eleþtirisi yapýlýyor ve buna karþý seçenekler ve karþýt tezler savunuluyordu. Toplumsal bilinç sistemi rahatsýz etmeye baþlamýþtý. Sol çok önemli mevziler kazanmýþ ve halk tarafýndan desteklenir olmuþtu.
Diðer yandan bu geliþen halk muhalefetini durdurmak ve toplumda karmaþa yaratmak için sistem tarafýndan belirli guruplar (milliyetçi ve kafatasçý ülkücüler) desteklenir oldu. Ve bu sayede insanlar birbirine kýrdýrýldý. Nice masum insan öldü, öldürüldü. Toplum adeta iç savaþ düzeyine getirildi.
Bir yandan da 1980 nin 24 Ocak ekonomik kararlarýyla; (kamucu, planlý, denetleyici ekonomik anlayýþ yerine) liberal ekonomik anlayýþa geçiþ saðlandý. Bugün geldiðimiz çýkmazýn en büyük nedenlerinden birisidir bu 24 Ocak Kararlarý. Bu kararlarla üretim ekonomisi terk edilip; hizmet sektörüne aðýrlýk verilmeye baþlanmýþ; serbest döviz sistemine geçilmiþ; çalýþanlarýn reel (gerçek) alým güçleri azaltýlmýþ; gümrüklerin sýfýrlanmasý dolayýsýyla içeriye dönük üretim yapan bir çok sanayi, rekabet karþýsýnda tutunamamýþ ve bir çoðu iflas etmiþ ve bu nedenle iþsizlik artmýþ; çiftçilere tarým yardýmý kesilmiþ; kaynak yaratma adýna en büyük kamu kurumlarý özelleþtirme adýna birilerine peþkeþ çekilmiþ ; sürekli borçlanma politikasýyla bugün iç ve dýþ borçlar 250- 300 milyar dolara ulaþmýþ; saðlýk, eðitim gibi temel hizmetler paralý konuma getirilmiþ ve parasý olan okur, parasý olan yaþar mantýðý iþler olmuþ; ....bg. Bu olumsuz durumlar tamamen 12 Eylülün getirdiði sonuçlardýr. 12 Eylül bu ülkenin üzerine bir karabasan gibi çökmüþtür.
Sola gelince;
1980 sonrasýnda sol tamamen kabuðuna çekildi. 12 Eylül Solu sindirdi. Halký yoksullaþtýrdý, örgütsüzleþtirdi, korkuttu. Sistem Solun kan damarlarýný kesti. Ýþçi kendi sýnýfsal kimliðinden koptu. Etnik, dinsel ve yerel kimlikler ön plana çýktý. Sol bu kimliklerin yanýnda bir duruþ sergiledi. Ve giderek bir kýsým Sol Marjinalleri savunan entel bir konuma girdi. Bu anlamda bütünleþmenin deðil, bölünmenin, küçülmenin yanýnda oldu.
Soldan bir kesim; toplumun alt guruplarýnýn kimliklerini, özgürlüðünü savunan bir duruþ sergiledi. Sýnýfsal ve tüm sistemi sorgulayan bir anlayýþ ne yazýk ki oluþamadý. Kimi sol anlayýþ ise; tarikatlarýn insan haklarý adýna özgürlüðünü savunur oldu. Oysa tarikatlarýn bir feodal toplum anlayýþýnýn ürünü olduðunu sorgulamadý. Kimi sol anlayýþ ise ulusallýk adýna gittikçe milliyetçi söylemleri dile getiren ve neredeyse kafatasçýlýða varan bir anlayýþýn temsilcisi konumuna geldi.
Kimisi geçmiþte eleþtirdikleri Kapitalizmin tek gerçeklik ve Liberalizmin en doðru en gerçek sistem olduðunu söyleyerek, karþý duruþ sergileyip; sosyalizmin insanlýðýn geliþiminin önünde bir engel olduðunu söyledi. Kimisi de emperyalizm diye bir kavram bulunmadýðýný, geliþen ve geliþemeyen toplumlarýn veya devletlerin bulunduðunu, geliþenin yanýnda olmanýn doðru bir tavýr olduðunu ve emperyalizm, eþitlik, dayanýþma, adilce bölüþüm, baðýmsýzlýk ve sýnýf yararý gibi kavramlarý savunmanýn dinozorluk olduðunu söyledi. Ve halen günümüzde Türk solu kendi
gerçeðini, gerçek kimliðini bulamadý. Tartýþmalar sürüyor. Ama inanýyorum ki yaþamýn zorunluluðu ve hayatýn pratiði solun da gerçek kimliðini bulmasýný saðlayacaktýr.
Bütünselliði kavrayan; sýnýfsal bir yaklaþým sergileyen; emperyalizmin varlýðýný inkar etmeyen; ulusallýðýn günümüz dünyasýnýn gerçekliði olduðunu bilen ve bu anlamda emperyalizme karþý duran; diðer yandan da dünyada geliþen muhalif kesimlerle de iliþkili bulunan bir sol anlayýþa gereksinim vardýr.
12 EYLÜLÜN ANLAMI
12 Eylül ülkemizin ileriye doðru olan geliþimini durdurmaya ve o grliþrn toplumsal bilinci yok etmeye ve toplumun gidiþini geriye döndürme eylemdir!.
12 Eylül, 1970lerin ikinci çeyreðinde öellikle Uluslar arasý Sermaye ve bir Amerikan projesi olarak ortaya atýlan YDDnin paradigmasýna; ülkemizi uygun bir konuma sokma, YDDnini istediði koþullarar getirilmesi eylemdir.!
12 Eylül ülkemizin ibresini ve ivmesini, ABDnin ve ABnin etkin olduðu Uluslaararasý Sermayenin güdümüne sokma eylemidir.
12 Eylül, Osmanlýlýðý yeniden diriltme ve Laik Cumhuriyeti bitirme eylemdir.!
12 Eylül, Atatürkün devrim ve ilkelerini uygulamaktan kaldýrmak, Atatürkü halkýn beyninde ve düþüncesinde silme eylemidir. (Bunu içinde Atatürkü halkýn bilincinde ve gönlünde sildirmek amacýyla, Atatrükü hergün gündemde tutmuþlarýdr. Bu tavýr halký Atatürkten bezdirme tavrýdýr. Nitekim hu durum gerçek olmuþtur.)
12 Eylül, yurttaþ kimliði yerine, ümmet ve kul kimliðini yeniden yaratmaya dönük bir eyelemdir. Bunu da halký yoksullaþtýrýp, arabesk kültürü egemen kýlarak, halký kaderciliðe ve inanca yönlendirerek yapmýþlardýr. Büyük baþarý kazanmýþlardýr.!
12 Eylül, sisteme karþý muhalif olan insnalarý, kurumlarý ve guruplarý sindirme, yýldýrma eylemidir.
12 Eylül, Atatürkün en çok istismar edildiði bir dönemdir. Bu da halký Atatrükten soðutma ve ayrýþtýrma eylemi olarak ortaya gerçekleþmiþtir.
12 Eylül, ülkenin varolan ekonomik kaynaklarýnýn (özellikle KÝTlerin) laçkalaþtýrýlarak, özelleþtirilmesini saðlamak ve bu yöntemle, büyük sermayeye ucuz bir þekilde peþkeþ çekilmesinin koþullarýný yaratmay dönük bir eylemdir.
12 Eylül, edilgen ve güdümlü bir toplum yaratmaya dönük bir eylendir.
12 Eylül, düþünmeyen, sorgulamayan, bilimsellikten uzak, hurafeye eðilimli bir gençlik yaratmaya dönük bir eylemdir.
12 Eylül, üreten ve bilgi yükleyen bilimsel bir eðitim yerine, tüketen ve bilgiyi dýþlayan bir eðitim modelinin yaþama geçirlmesine dönük bir eylemdir.
12 Eylü, toplumun ve insanlarýn kendi kültürüne yabancýlaþmasýný saðlauayan, buna karþýlýk markacý, taklitçi ve özentili bir insan modeli yaratmaya dönük bir eylemdir.
12 Eylül, halklarý birleþtirmekten uzak, tam tersine ayrýþtýrma kültürünün öne çýkaran ve bu yöntemle ülkenin üniter yapýsýný bozmaya dönük bir eylemdir.
12 Eylül, iþkencelerin, öldürmelerin, idamlarýn, fiþlenmelerin, faili meçul cinayetlerin yaþandýðý eylemler bütünüdür.
12 Eylül, aydýna, üretene, emekçiye, iþçiye, memura, mühendise, köylüye, ögrenciye,...bg. düþmanlýk besleyen bir yönetimin adýdýr.
Bu maddeleri daha da çok arttýrabiliriz. Ama bu açýklamalar biel 12 Eylülün bu ülkenin yararýna yapýlmadýðýný belirten en temel göstergelerdir.
Bugün ülkemizin gelmiþ olduðu koþullar 12 Eylülün bir sonucudur. 12 Eylül, Emperyalizmin projesidir. Bu proje Emperyalistleer açýsýndan tutmuþtur. Ama ülkemizin ahlký adýna çok kötü sonuçlar doðurmuþtur.
Bugün sýnýf bilinci tamamane ortadan kalkmýþ, tarikat, cemmat ve etnisite kavramlar daha geçerli konuma gelmiþtir. Bu durum birleþtiren, kaynaþtýran, bütünleþtiren deðil, ayrýltýrran, farklýlaþtýran...bg. deðerler olmuþtur.
!2 Eylül bu ülkenin zararýan yapýlmýþ bir darbedir.
Halkýzýn bunu iyi bilmesi gerekmektedir.
Zaten tarihin ortak aklýda hükmünü böyle vermiþtir.
Tarihin aklý þaþmaz...!.
12.09.2007