|
Saturday, 21 December 2024 |
|
|
Anasayfa Ziyaretçi Defteri |
Ziyaretçi Defteri
Ziyaretçi Defterini imzala
ALÝ ÝHSAN
23 October 2007 10:32 |
Ýþte büyüklük bu 23 Ekim 2007 Sarý lacivertli kulüp, Mehmetçik Vakfýna 1 milyon dolar baðýþladý ve 3 milyon dolar zarara girmeyi göze alarak Beyonce konserini iptal etti. Siyah beyazlýlar da BJK Ýnönü Stadýndaki 2 Kartal Yuvasýnýn yarýnki gelirini Mehmetçik Vakfýna baðýþlayacak.
FENERBAHÇE ve Beþiktaþ, Mehmetçik Vakfýna yaptýklarý büyük yardýmlar ve terör saldýrýlarýna gösterdikleri tepkiyle sadece spor kulübü olmadýklarýný, örnek alýnacak birer sivil toplum kuruluþu olduklarýný kanýtladýlar.
Habertürk Televizyonunun Mehmetçik Vakfý için düzenlediði yardým kampanyasýna 1 milyon dolar baðýþta bulunan Fenerbahçe Kulübü, bununla da yetinmedi; 100. kuruluþ yýldönümü nedeniyle Þükrü Saracoðlu Stadýnda düzenleyeceði Beyonce konserini iptal etti. Bu iptalin sarý lacivertlilere yaklaþýk 3 milyon dolara mal olmasý bekleniyor. Mehmetçik Vakfýna baðýþlanan 1 milyon dolar ile birlikte Fenerbahçenin yaptýðý fedakarlýðýn bedeli 4 milyon dolarý buldu. HANÝ UEFA ÞAMPÝYONU GS NERDE ??????
Süleyman Zaman
22 October 2007 14:42 |
Ülkemiz kuþatýlmýþ durumda. Bir yandan "Ermeni Tasarýsý" ile tarihsel geçmiþiyle yargýlanmak isteniyor. Bir yandan "Ege" sorunuyla Yunanistan tarafýndan AB'ine þikayet edilerek kýstýrlmaya çalýþýlýyor; Bir yandan "Kýbrýs " tamamen Kýbrýs Rum Kesimine baðlanmak için oyunlar sergileniyor; Bir yandan Fener Rum Patriði'ne Ekümenlik istenerek, topraklarýmýzda yeni bir Vatikan yaraýlmaya çlýþýlýyor; Diðer bir yandan ülkemiz yýllarca PKK sorunuyla cebelleþiyor. PKK'yý kullanan ABD ülkemizi karanlýk bir dehlizin içine çekmek istiyor. Peki PKK neyin peþinde. Uluslaþmak mý istiyor. Gitsin barzani'nin yanýna. Hani "Ulus" ortadan kalkmýþtý. Hani YDD vardý. Hani "Evrenselik geçerliydi". Bir yandan "Ulus" ortadan kalktý denilecek, globalizm, entegrasyonalizm geçerliyid. Peki nedir bu "ulus" kurma sorunu. Bunlar Emperyalizmin kocaman yalanlarý. ABD emperyalizmi Ortadoðuda kendisine göbekten baðlý yani bir "Ýsrail" yaratmak istiyor. Bunun içibde PKK'yý kullanýyor. Kendisini tamamen ABD ve AB emperyalizmine teslim etmiþ olan PKK, halkýmza kan, gözyaþý ve yoksulluk üretmekten baþka neyi var ediyor. 1982 yýlýndan bu yana PKK için harcanan kaynak 200 Milyar Dolar civarýnda. Bu rakam korkunç bir rakam. Bu parayla Güney Doðu deðil Türkiye yeniden kurulurdu. Ama kaynaklar PKK terörü yok edilsin diye harcanýyor. Yazýkm bu halka!. Emperyalizm hangi ülkeye, hangi bölgeye, hangi guruba...vb. özgülük getirmiþ. Bunun tarihte bir tek örneði yoktur. PKK, Amerikan emperyalizminin güdümünde ülkemizin adým, adým parçalanmasýný saðlamaya çalýþýyor. Ülkenin parçalanmasý kime yarar saðlar. Bu ülkemizi kan gölüne çevirmekten baþka neyi getirir. PKK ve ABD bunu baþarabilecek midir? Bu halkýmýzýn duyarlýðýyla da ilgili bir sorun. Halkýmýz her þeyden önce, PKK ile Kürt vatandaþlarýmýzý ayný kefeye koymamalý. Bu ülke Türk ve Kürt halkýnýn ortak iradesiyle kurulmuþtur. Tarihsel anlamda kKimi geçmiþ yönetimlerin yanlýþ uygulamalrý tabiiki Kürt halkýmzýn acý çekmesini doðurmuþtur. Aslýnda çekilen acýyý yalnýzca "Kürt" halkýmýz çekmememiþtir. Tüm halkýmýz belirli süreçlerde büyük acýlar çekmiþlerdir. Bu ülkede çekilen acýlar, yoksulluklar ...vb. ortaktýr. Ortak irademizi, ortak tarihimizi, ortak kültürümüzü, ortak geleneklerimizi, ortak duyunçlarýmýzý; bugün farklýþatýrýp bizi bize düþman yapmak isteyen güçlere karþý "ortak akýlla" yanýt vermeliyiz. Birlik ve beraberliðimizi koruyarak. PKK yýllarca bu "ortak aklý, ortak duyuncu...vb." yok etmek istemektedir. ülke içinde bazý güçlerd de bu oluþuma bilerek veya bilmeyerek destek çýkmaktadýr. Bu davraýþlar Emperyalizme eklemlenmektir. Bugün terörist hareketleri "özgürlük" kavramý içine sokup, onlara "demokrat"ça davranmak, bilincin terslenmesiyle eþ anlamlýdýr. Bilincimizi doðru okuyalým. Olgu ve olaylara doðru bakmak dünyanýn geldiði veya getirlmek istendiði noktadan bakmaktýr. Eðer yaþama ve konjöktüre doðru bakarsak Orada nice gizli planlarýn olduðu görülür. Dostlar gönül gözüyle deðil, biraz da "akýl gözüyle" bakmasýný becerebilelim. Solcu olmak biraz da olgu ve olaylarý doðru algýlamaktýr. Bugün ölen de, öldüren de kendi insanlarýmýz. Bu tuzaða neden düþüyoruz. Yazýk deðil mi o gencecik insanlara. Yazýk deðil mi; belki de eli daha karþý cinsin eline deðemeden ölen o gençlerimize. Bu tuzaða dikkat!... Yazýk deðil mi; 12+33= 45 gencimize. Yazýk! Yazýk!........... uzaða dikkat.
NOT; ÖNCEKÝ YAZIMIN YERÝNE GENÝÞTÝLEREK YAZILMIÞ YENÝ YAZIM. ÖNCEKÝ GEÇERSÝZDÝR.
yaþam
21 October 2007 14:10 |
Oya Baydar ve onun gibi düþünenler haklý; PKK arada sýrada gelip yeri belli askerleri öldürmeye devam etmeli. Ama Türk askeri bir yere ayrýlmamalý. Çünkü barýþa zarar verir. Yazar olmak bu kadar kolay iþte. Boyle basit kelime oyunlarýyla edebiyat yaparsýn, "barýþ olmalý savaþa hayýr" dedin mi herþey hallolur.
Þahsen bu ülke deðerlerinden uzak solculardan sýkýldým. Oynadýklarý oyun zevkli galiba ama bir o kadar da ucuz.
PKK kesinlikle hak arama mücadelesi içinde deðildir. Güç odaklarýnýn maþasý olan bir örgüttür.
Kahrolsun o örgüte ve ona destek verenlere.
Süleyman Zaman
21 October 2007 11:43 |
Barýþ güzel bir söylem. Onun karþýtý savaþ. Barýþ ve savaþ iki karþþýt kavram. Karþýt güçlerin mutlak olarak varolmasý ve birbirlerine dönüþmesi doðayý var kýlmýþtýr. En azýndan bu bizim evrenimiz için bu böyle. Kendi karþýtýný doðurmayan bir olgu ve olay var mýdýr? Doðanýn yasalarý insan iradesine göre iþlemez. Biz ne yaparsak yapalým doðanýn en þaþamaz ve determinist yasalarý karþýsýnda güçsüz olduðumuzu görmekteyiz. Ýnsan toplumsal bir varlýktýr. Ýnsan ayný zamanda doðanýn en üst aklýný taþýyan varlýktýr. Yani doða insan bilinciyle bilinir olmaktadýr. Bilinç olmazsa doðanýn bir deðeri olmayacaktýr. Onu kavrayamayan bir bilinç yoksa, doðanýn da bir anlamý olmaz. Bu nedenle doða kavrandýðý, bilindiði sürece onun bir anlamý vardýr. Peki doðada var olan karþýtlarýn savaþýmý, insan topluölarýnda geçersiz midir? Bunun geçersiz olmadýðýný gerek pratikte ve gerekse tarihsel süreçte birebir görmekteyiz. Aðlamanýn karþýtý gülmek, kýzmanýn karþýtý, sevecen olmak, savaþýn karþýtý barýþ, tokun karþýtý açlýk...gibi. Toplumda her olgu ve olay kendi karþýtýyla birlikte varlaþýr. Savaþ ayný zamanda barýþý da içinde barýndýrýr. Barýþýn içinde savaþý barýndýrdýðý gibi. Kimilerinin sandýðý gibi, toplumsal olaylar salt iradi davranýþlarla oluþmaz. Onu var eden koþullar çok önemlidir. Barýþ istemek iradi ve insani bir davranýþtýr. Ama salt istemekle "barýþ"ýn saðlanamayacaðý da bir gerçektir. Oya Baydar'ýn yazýsý çok hoþ, çok güzel, çok insani ama günümüz koþullarýndan uzak ve salt iradi bir davranýþýn dýþa vurumundan baþka bir anlam ifade etmiyor. Ýçinde emperyalizmin varmak istediði hedefi tahlil eden bir yan yok. Günümüz toplumsal gerçeklerini irdeleyen "emperyalizmin" ortadoðuda yaratmak istediði oluþumlarý anlamaktan uzak bir tahlil. Savaþ bazen barýþtýr. Bu çok zor anlaþýlýr bir kavram olsada bu böyledir. Her yeni oluþum bir savaþýn sonucunda oluþmuþtur. Þimdi Oya Baydar'ýn dediði gibi keþke dünyanýn her yanýnda "barýþ "olsa; ama yok!... Keþke dünyada açlýk yoksulluk olmasa; ama var!... Keþke emperyalizm insnalýðý biribirne düþman edecek olan politiklarý yaþama geçirmezse; am geçiriyor!... Keþke Yugoslavya, Afganistan, Sovyetler, Irak..vb. paramparça edilmeseydi; ama edildi!... Keþke ABD Emperyalizmi Ortadoðududa 20 devletin sýnýrlarýný deðiþtirceðim diyerek gelip Ortadoðua yerleþmeseydi; ama yerleþti!... Keþke ülkeyi yönetenler, kendi halkýnýn gönenci için gereken politikalarý uygulasaydý; ama uygulamadý!... Keþke bir ay için 100 yakýn insan (asker-sivil) terör saldýrýsýyla öldürülmeseydi!... Ben bu yazýyý yazarken, 10 askerin daha öldürüldüðünü TV'da dinledim!... Keþkeler çaoltýlabilir. Barýþ nasýl gelir Oya Haným!... Salt iradeyle gelir mi!.. Ütopyalar güzeldir, insanlýðýmýzý ve ulaþmak istediðimiz hedefleri belirler. Ama ütopyalar hayallerimizdri. Ütopyalar düþlermizdir. Ütopyalar güzelliðimiz, insanlýðýmýzdýr. Fakat yaþamýn gerçekliði farklýdýr. keþke ütopyalarýmýz gerçek olsa.!... Ama evrenin en temel yasasý "karþýtlarýn savaþýmýdýr"!.. Yaþamýn gerçekliðini belirleyen budur. Biz gerçeði çözemezsek, gerçek bize kendisini dayatýr.
Kazým
21 October 2007 09:23 |
20/10/2007 Vatan hainliði ve vicdan... Nur topu deðil, ateþ topu gibi bir tezkeremiz oldu. Allah meraklýlarýna baðýþlasýn. Militarist þahinlerin zoruyla ve eli silahlý, sopalý faþizan-ulusalcý mahallenin baskýsýyla bu canavarý kucaðýna alýp emzirmeye baþlayan sütannesi AKP hükümeti de, pimi çekerse baþýna gelecekleri düþüne dursun...
Peki bizler; Türküyle, Kürdüyle, Ermenisi, Rumu, Yahudisi, Lazý, Çerkesi, göçmeni, sýðýnmacýsý, daha niceleriyle, bu ülkenin barýþ içinde, huzur içinde, hakkýmýzý hukukumuzu koruyarak adil bir düzende yaþamaktan baþka isteði olmayan insanlarý, yurttaþlarý...Bizim halimiz ne olacak? Adým adým yaratýlan bu cinnet ortamýnda, bizler ne yapacaðýz, baþýmýza neler gelecek?
Türkiye'nin kapsamlý bir sýnýr ötesi operasyona giriþmesinin ülkemizin kaosa sürüklenmesi anlamýna geldiðini bilerek "tezkereye hayýr" diyenlerin, þimdi tezkereden sonra da "Kuzey Irak'a zinhar girmeyin, ülkemizi, halkýmýzý ateþe atmayýn" diye feryat edenlerin; PKK yardakçýsý, vatan haini, terör destekçisi olarak damgalandýðý þu günlerde açýk konuþmanýn ve susanlarý uyarmanýn zamanýdýr.
ONLAR MUKTEDÝR, ÞAHÝN Önce, ilk bakýþta, "yok caným, saf olma" diyeceðiniz bir tespit: Kürdüyle Türküyle, ülkemiz insanlarýnýn ezici çoðunluðu: kan dökülmesine, savaþa, saldýrganlýða, gencecik insanlarýmýzýn, çocuklarýmýzýn ölüme gönderilmesine, ölmesine öldürmesine ve de ölüler üzerinden siyaset yapan güç odaklarýna karþýdýr. Karþý olmayanlar, kandan kýna yakmaya çalýþan ve bekalarýný þiddet ortamýnýn sürmesinde görenler, her iki tarafýn muktedirleridir, þahinleridir.
Bu gerçeðe karþýn, mahut Tezkere'nin Meclis'te 507 oyla kabulü, Kürt sorununun ancak barýþ, diyalog, uzlaþma ile çözülebileceðini, askeri çözümün çözüm olmadýðýný; kanýn, savaþýn, terörün bugüne kadar olduðu gibi bundan sonra da hayýrlý sonuç vermeyeceðini çok iyi bilenleri bile, amiyane bir deyimle "týrstýrmýþ" yani seslerini kýsmýþ, geriletmiþ gibi görünüyor. Kamuoyu bu yönde geliþti, milliyetçilik yükseliþte, halk böyle istiyor, deniyor çaresizlikle.
ASLINDA HALK ÝSTEMÝYOR Hayýr, halk böyle istemiyor. Þehit cenazelerinde yüreði yanýk analarýn, babalarýn feryatlarýný, o acýlý sahneleri reyting malzemesi yapan televizyonlar, þimþir harflerle "Gir ve Vur" gibisinden manþetler atan gazeteler, "iki oðlum daha var, onlarý da þehit vermeye hazýrým" kliþesini, acý içinde bilinçsizce tekrarlarken insanýn yüreðini donduran babalarýn sözlerini yansýtmak için yarýþanlar, bu halkýn ezici çoðunluðunun "çocuklarýmýz ölmesin, bu savaþ, bu terör bitsin" çýðlýklarýný duymazdan geliyorlar. Askere yolladýklarý oðullarýnýn cenazesini teslim alýrken, "oðlumuzu savaþa kurban verdik, bu savaþý bitirin" diyen, kendilerine dayatýlan savaþçý nefret söylemlerinden uzak durmaya çalýþan ana babalarýn sesleri hemen bastýrýlýyor.
Yanýlmayahm ve gerilemeyelim: Tezkereye verilmiþ 507 oy, asla ve asla bu halkýn gerçek duygularýný, özlemlerini ifade etmiyor. O oylar, iktidarýyla muhalefetiyle, askeriyle siviliyle muktedirleri temsil ediyor. Meclis'e hâkim olan onlardýr, kamuoyunu ellerindeki bütün olanaklarla, zaman zaman tehdit ve baskýlarla ve özellikle son üç yýldýr bütün þiddetiyle sürdürülmekte olan psikolojik harekâtla, içinde yaþadýðýmýz cinnet ortamýna onlar sokmuþtur. Kaný, ölümü, þehitliði, bayraðý; insanlarýn kaþýyýp uyarýlmasý en kolay birincil aidiyet duygularýný sürekli istismar ederek, hepimizi birbirimize düþman kýlan onlardýr.
UNUTUYORUZ AMA HATIRLAYALIM Ýnsan çabuk unutan bir yaratýk. Ama hatýrlamaya çalýþalým: Üç yýlý aþkýn süre önce, Mersin'de bir bayrak provokasyonu olmuþtu. Türk bayraðý sözde PKK'hlarca (siz Kürt olarak okuyun) yýrtýlmýþ, yakýlmýþtý. Birkaç küçük çocuk bulundu suçlu olarak. Onlarýn eline o bayraklarý tutuþturan, bazý fotoðraflarda ve polis kayýtlarýnda görülen pardösülü orta yaþlý iki adamýn kim olduðu hiç çýkmadý ortaya. Hemen ardýndan bir bayrak asma kampanyasý baþlatýldý. Oturduðum apartman dahil, kimi semtlerde bütün evlere bayrak asýlmasý için çeþitli biçimlerde, belli ya da meçhul yerlerden uyarýlar geldi... Biraz atlayarak hatýrlayalým: Þemdinli olaylarý ve oradaki korkunç provokasyonun halk tarafýndan ortaya serilmesinden sonra yaþananlar. Gözlerimizin önünde cereyan eden hukuk faciasý... Yine atlayarak hatýrlayalým: Hrant Dink'in öldürülmesine doðru adým adým týrmanan süreç. Katillerin kahramanlaþtýrýlmasý. Seçimler öncesinde yaþadýðýmýz bunaltýcý günler. Siyasal gösteri alanýna dönüþtürülen þehit cenazeleri, oralarda askerleri alkýþlatýp sivil hükümet üyelerini yuhalatan tahrikçiler... E-bil-diriler, Genelkurmay ültimatomlarý...Ankara'da bir çarþýda; kimdir, nedir, gerçekten öyle biri var mýdýr kuþkusu herkesin içinde olan, geçmiþi meçhul bir canlý bombaya yüklenen korkunç terör eylemi. Hemen olay mahaline geliveren Genelkurmay Baþka-ný'nýn, halký soðukkanlýlýða davet edip sakinleþtirmek yerine, insanýn kanýný donduran, 'baþka þehirlerde de benzeri saldýrýlar bekledikleri' açýklamasý...Sonra yine þehit cenazeleri, yine mayýnlar, cenazelerin milliyetçi ve intikamcý gösterilere dönüþtürülme çabalarý...Bayraðýn; simgelediði birlik sembolü olmaktan çýkarýlýp ideolojik-siyasal baský ve istismar nesnesine dönüþtürülmesi. (Sahi bu ülkede bayraða saygýyý korumak için bir bayrak yasasý vardý. Bayrak ancak yasayla belirtilen günlerde, belli orantý ve boyutlarda asýlabilirdi. Bu yasa kaldýrýldý da haberimiz mi olmadý?) Yüzlercesi arasýndan son bir istismar olayý: Bir kanalýn açtýðý þehit ailelerine yardým için Mehmetçik Vakfý'na baðýþ kampanyasý. Bu kampanyanýn yansýtýhþ biçimi, stüdyo konuklarý, tahrikçi söylemi...
Meclis'te tezkereye çýkan 507 oy yýllardýr hazýrlanan böyle bir psikolojik ortamýn sonucudur: Diktacý, ötekine düþman, savaþçý, militarist, faþizan bir ruh halinin insanlarý sardýðý bir ortam bu. Ýþte en tehlikeli mahalle baskýsý budur. Böyle bir ortamda özgürce düþünemez, özgürce davranamazsýnýz. Ýþ adamlarý, sermaye sahipleri, hele de azýnlýk sermayesi ve Kürt kökenli sermaye sahipleri, psikolojik harekatýn parçasý olan bir baðýþ kampanyasýna katkýda bulunmazlýk edemezler. Silahlý þiddeti mücadele yöntemi olarak benimsemiþ, Kürt halký adýna savaþtýðýný söyleyip, geldiði noktada Kürt halkýnýn da çýkarlarýný berhava etmekten asla çekinmeyen bir yapýnýn, Türk þahinleriyle sarmaþ dolaþ, ülkeyi, bölgeyi ateþe atmakta bizimkilerle yarýþtýðý böyle bir ortamda, "Irak sýnýrlarýný ihlal etmeyin, Kuzey Irak'a girmeyin, aksine Kuzey Irak'la dost olun, sorunlarý birlikte çözmeye çalýþýn, savaþý bitirin, silah çeken olmazsa þehit de olmaz, ölü de olmaz" diyemezsiniz kolay kolay. Cinnet getirmiþ ve halký da ayný cinnetin içine sürüklemeye çalýþanlarýn, özde hiçbir yurtseverlik taþýmayan, sözde kalan va-tan-millet-bayrak söylemine karþý çýktýðýnýzda, hain ilan edilir, hedef gösterilir ve örneklerini gördüðümüz gibi gerçekten de hedef olursunuz.
Kitleler, her zaman ve her yerde, kendilerini güçsüz, amaçsýz, korumasýz, yenik hissettikleri, yoksulluk ve baský altýnda yaþadýklarý dönemlerde faþizan milliyetçi tahriklere açýk olurlar, kolay kapýlýrlar. Nazizmin nasýl týrmandýðýný ve destekçisi kitleleri büyük bir yýkýma doðru nasýl sürüklediðini hatýrlamamýz yeter. Þimdi bir avuç da olsak, 'bir bebekten bir katil yaratan düzenin' yarattýðý katillere hedef de gösterilsek, en aðýr suçlamalarla karþý karþýya da kalsak, vicdanýmýzýn sesini dinlemenin ve sorumluluklarýmýzý yüklenmenin zamanýdýr:
'BU KAN DURSUN' FERYADI Türk ve Kürt analar bu kan dursun istiyor, evlatlarýný evlerinde görmek baðýrlarýna basmak istiyor. Halk, artýk yeter, düþün yakamýzdan, býrakýn bizi özgür ve huzurlu yaþayalým, diyor. Bunlarý yüksek sesle söylemenin zamanýdýr. Aldýðý yüzde 47 oyla övünen, gerim gerim gerinip "Kuzey Irak'a girmenin bedeli ne olursa olsun ödemeye hazýr olduðunu" Baþbakanýn aðzýndan ilan eden iktidar partisi, o bedelin Türk ve Kürt gençlerinin kaný, Türkiye halklarýnýn yýkýmý, mutsuzluðu olduðunu bilmiyorsa, biz onlara bunu söylemek ve ödemeye hazýr olduðumuz tek bedelin barýþýn bedeli olduðunu hatýrlatmak zorundayýz.
Þimdi bu satýrlarýn yazarýný ve benzer þeyler düþünüp söyleyenleri, terör yandaþlýðý, PKK yandaþlýðý, vatan hainliði ile suçlayacaklara Nâzým'ýn 'Ben Vatan Hainiyim' þiirinden esinlenen bir çift söz: Eðer savaþsa, diktaysa, asker postalý, terör, þiddet, genç ölülerse vatan; vatan eðer kurtulamamaksa korkunç karanlýðýnýzdan, biz vatan hainiyiz. Yazýn gazetelerinize, ekranlarýnýza, muhtýralarýnýza, seçim nutuklarýnýza, suikast silahlarýnýzýn namlularýna, kapkara kurþunlar ve puntolarla: Bu ülkenin analarý, kadýnlarý, bizcileyin sýradan yurttaþlarý, gerçek insan ve yurtseverleri yolumuzda devam ediyoruz hâlâ... Sakin ve kararlý ve barýþçý yöntemlerle.
OYA BAYDAR Birgün net.www
4937 Mesaj Var
|
|