ALEVÝLÝKTE KADIN Alevi- Bektaþi öðretisi; eþitlikçi-paylaþýmcý bir anlayýþa dayanýr. Eþitlik ve paylaþým insani deðerlerin en temelidir. Doðanýn da özünde paylaþým vardýr. Olgular ve olaylarýn deðiþim ve dönüþümünde eþitlik geçerlidir. Doða bir þeyi dönüþtürürken diðerini duraðan býrakmaz. Alevilikte ki Eþitlik ve paylaþým iþlevseldir. Edilgen ve niceliksellikten çok nitelikseldir. Ýnsanlar toplumsal iþ bölümünün var ettiði pratiðe göre iþlev yüklenir. Toplumsal yaþamýn iþbölümünde kadýn ve erkek yan yana, biri diðerinden farklý ve üstün bir konumda olmadan yaþamý paylaþýr ve sürekli üretirler. Cinsiyete göre deðil, beceriye ve niteliðe göre insanlar toplumsal yaþamda yerlerini alýrlar. Kadýnda- erkekte insan olarak doðar. Ýnsana, insan olarak bakmak, insaný toplumsal konum anlamýnda cinse göre deðerlendirmek Alevi-Bektaþi öðretisinin dýþladýðý bir durumdur. Alevi kadýný ve erkeðiyle yaþamýn her alanýnda birlikte mücadele etmiþlerdir. Literatür olarak ta Alevilikte karý yada koca deðil eþ kavramý egemendir. Evli çiftler, birbirlerini tanýmlarken bu benim eþim diyerek kendilerini tanýmlarlar. Yani bir üstünlük yok. Eþ demek, eþitiz demektir. Ama toplumsal iþ bölümü ve cinsel farklýlýklar tamamen kültürel ve toplumsal nedenlerden kaynaklandýðý için, Alevi- Bektaþi öðretisinde hiçbir bir insana (kadýn yada erkek) cinsiyet, mesleki üstünlük, sosyal statü&vs. bakýmýndan bakýlmaz. Herkese insan gözüyle bakýlýr. Alevilikte temel olan, esas olan insan ve insana duyulan sevgi ve muhabbettir. Alevi Bektaþi toplumunda kadýnlardan, bir çok ozan, bacý ve ana olarak deðerlendirilen önderler vardýr. Kadýncýk Ana; Hacý Bektaþi Velinin en büyük yardýmcýsý ve destekçisidir. Fatma Bacý (Hz. Alinin eþi); ozan Münire Bacý, Postlara oturmuþ olan; Kara kýz, Kýz Ana (demir Baba Postu) Ana Bacý, Zöhre Bacý&gibi yol önderleri bu toplumun ritüellerini yönetmiþler ve söz sahibi olmuþlardýr. Yine bilindiði gibi, kýrklar Ceminde bulunan 40 kiþiden on yedisi kadýndýr. Görüldüðü gibi Alevilikte kadýn toplumun dýþýnda deðil, erkeðiyle beraber yaþamýn her alanýnda bulunmaktadýr. Erkek kadýný dýþlamadýðý gibi, kadýnýyla birlikte omuz omuza yaþam savaþýmýnýn içinde bulunur. Bakýnýz Hacý Bektaþi Veli bir dörtlüðünde bu görüþü ne kadar güzel anlatmýþ. Erkek diþi sorulmaz muhabbetin dilinde Hakkýn yarattýðý her þey yerli yerinde Bizim nazarýmýzda kadýn-erkek farký yok Noksanlýk eksiklik senin görüþlerinde Ne diyor üstat; muhabbet ederken kimseye cinsiyet sorulmaz. Tanrý her þeyi düzen içinde yaratmýþtýr. Bu düzeni bozmak düzensizlik yaratýr. Çünkü her þey karþýtýna dönüþür. Tanrý bizi de insan olarak yarattý. Kadýn yada erkek bir düzenin devamý veya sürdürülebilir olmasý için zorunlu olarak vardýr. O halde neden bu cinsel ayrým. Eðer her iki cins bir düzenin sürdürülebilmesi için zorunlu olarak var ise, biri diðerine kesinlikle gereksinim duyar. O zaman bir cinsi öne çýkarýp, diðerini dýþlamakta ne oluyor? Bu yaratýlýþa da, doðaya da uygun deðildir? Bundan dolayý Hacý Bektaþi Veli; bizim yanýmýzda, görüþümüzde, öðretimizde kadýn-erkek ayrýmý kesinlikle söz konusu olamaz; eksiklik, noksanlýk insaný bir bütün olarak görememekte, insaný parçalara bölen sakat ve uygunsuz görüþlerdedir diyor.
Ey erenler erler nasýl ersiniz Söyleyin sizinle davamýz vardýr Bacýlara niçün nakýs dersiniz Bizim de Hazret-i Havvamýz vardýr Zehra Bizi de halk eden Sübhan deðil mi Aslanýn diþisi aslan deðil mi Naciye Bacý Kaynak; http://www.hbektas.gazi.edu.tr
Bu dizelerde bir serzeniþ var. Bu iki alevi kadýn ozaný kadýn konusunda ki sakat bakýþlara bir eleþtiri sunmuþlardýr. Ozanýmýz Zehra; kadýnlarý neden eksik, özürlü (nakýs) görüyorsunuz; kadýný özürlü ve erkekten eksik göstermek yanlýþtýr diyor. Yine Naciye Bacý ise; kadýný da Allah yaratmadý mý? Aslanýn da diþisi ve erkeði var. O halde insanýn da diþi ve erkeði olacaktýr. Allahýn yarattýðý bir varlýða neden eksiklik, noksanlýk yüklüyorsunuz diyor. Günümüzün Alevi ozanlarýndan Mahzuni Þerif bir þiirinde þu dizeleri dile getirmiþtir. Ey erenler þu dünyada Erkek yolcu kadýn yoldur Nazenin bir bahçe imiþ Erkek bülbül kadýn güldür (Mahzuni Þerif)
Bu dizler kadýn ve erkek arasýnda ki diyalektik baðýntýyý çok anlamlý bir þekilde ortaya koymaktadýr. Gerek, yol ve yolcu baðlantýsý ve gerekse bahçe-gül ve bülbül baðlantýsý bu diyalektik bütünlüðü göstermektedir. Yolcu olmadan yol olmaz.Gül olmadan bülbül ötmez. Gül varsa bahçe vardýr. Gül, çiçek&vs. olmadan bahçe olmaz. Bu anlamada kadýn ve erkek de bir bütündür, biri olmadan diðeri olmaz. Gerçek yaþamda da, Alevi- Bektaþiler her zaman kadýnýyla, erkeðiyle, ibadetlerini birlikte yapmýþlar; Semahlarýný birlikte dönmüþler; halaylarýný birlikte çekmiþler; ayný odada, ayný evde birlikte oturmuþlar; sofrada birlikte yemek yemiþler; tarlayý, ekini birlikte biçmiþler; toplumu birlikte yönetmiþlerdir. Alevi öðretisinde kadýn-erkek deðil, can kavramý egemendir. Alevilikte can kavramý dost, arkadaþ, sevgili&vs. gibi deðerleri içerir. Herkes birbirini can olarak; yani dost, arkadaþ, yandaþ, yoldaþ olarak görür. Can ayný zamanda insaný var eden enerjidir. Bir insan, bir baþkasýna can dediðinde ona kendi enerjisinden de sunmuþ olur. Aleviler insan gerçeðini ; giyimde, kuþamda ve biçimde görmezler. Ýnsanýn davranýþý, muhabbeti, sohbeti; yaþama ve insana bakýþý, varoluþu yorumlayýþý; insan gerçeðini ortaya koyan gönül gözüne bakarlar. Yani Aleviler için öz önemlidir. Kadýn yada erkek olmasý deðil.Alevilerin anlayýþýnýn merkezinde insan vardýr. Aleviler insanlarý din, dil, ýrk,cinsiyet, bölge&vs. farký gözeterek ayýrmaz. Ýnsana, insan olarak bakar. Aleviler laik dünya görüþünü savunurlar ve bu anlamda, bütün dinlere, inançlara ve dinsizlere de saygý gösterirler. Kadýnýn özgürlüðü, yaþama her türlü katýlýmla söz konusu olabilir. Çalýþan, üreten, yönetime katýlan, söz sahibi olan kadýn özgürdür. Ayný zamanda, kendisiyle ilgili kararlarý kendisi alabilen, yurttaþ veya vatandaþ olabilmiþ, bireysel haklarýný kazanabilmiþ ve bunlarýn farkýna varabilmiþ kadýn özgürdür. Alevilik öðretisi, üretici ve devindirici ve dönüþtürücü bir toplumun yaþatýlmasýný ilke edinmiþlerdir. Duraðan, tutucu ve gerici bir toplumsal yapýyla doku uyuþmazlýðý çekerler. Bundan dolayý da devrimci ve toplumcudurlar. Alevilik öðretisi, tekten bütünü, bütünden teki görür. Ne bütün tekten ayrýdýr, ne de tek, bütünü dýþlar. Biri varsa diðeri de vardýr. Bu durumda toplumda bir birey hiçbir zaman toplumdan ayrý deðil, toplum ise bireyin dýþýnda deðil. Ýkisi birbirini varlaþtýrýr. Kadýn ve erkek toplumun bireyleridirler. Ýkisi de toplumu oluþturur. Bundan dolayý toplumsal olan her þey bireyi, bireysel olan her þeyde toplumsaldýr. Alevilik, Beline,eline, diline egemen ol diyerek; toplumsal etik anlayýþýný veciz anlamda ortaya koymuþtur. Bunun veciz sözün açýklamasý þudur; kimsenin namusuna göz dikme; hýrsýzlýk yapma, kendinin olmayaný alma; kimseyi kötü sözle kýrma, sevecen, kapsayýcý ve koruyucu ol demektir. Bu ilkede hiçbir zaman kadýn ve erkek ayrýmý yoktur. Bu ilke tüm insanlýðý kapsar. Alevili, iþine, aþýna, eþine sahip ol demektedir. Bunun açýklamasý þudur; çalýþ, üret, yaratýcý ol; kazandýðýný baþkasýnýn çalmasýna engel ol, sömürülme; eþini mutlu kýl, baþka birine eðilimli olma. Yine bu ilkede hem kadýn ve hem de erkek ayrýmý yoktur. Alevilikte, bir ol, iri ol, diri ol ilkesi vardýr. Burada birlik, bütünlük ve örgütlenmeden söz edilmektedir. Örgütlü ve bütünlüklü toplum güçlü ve enerjisini çoðaltan toplumdur. Böylesi bir toplum güçlü olur ve diri olur. Burada da kadýn ve erkek ayrýmý yoktur. Görüldüðü gibi Alevi öðretisinde ve toplumsal pratiðinde kadýnla erkek yan yanadýr. Erkeðe konan her yasak kadýn içinde konmuþ, erkek için uygun görülen kadýn içinde görülmüþtür. Okuyan, araþtýran, sorgulayan, olanla yetinmeyen; kendisini her an aþmaya çalýþan; topluma ýþýk saçacak görüþler ve davranýþlar geliþtirebilen, çaðýnýn farkýnda olan kadýn özgürdür. Alevilikte kadýn, düðünde dernekte, ölüde diride, cemde, ibadette, erkeklerle bir aradadýr. Hiç kimsenin kimseden þüphesi yoktur, çünkü burada gönül gözü öne çýkar ve güven egemendir. Alevi- Bektaþilerin kadýna bakýþý bu yöndedir. Hem kadýn ve hem de erkek birbirlerini bütünleyen doðal varlýklardýr. Bunlarý birbirinden ayýran toplumsal iþbölümü, dinsel inançlar ve geleneksel anlayýþlardýr. Kadýn ve erkek ürettiði, çalýþtýðý ve ekonomik olarak kendisine yeterlilik saðladýðý oran da özgürdür. Gerisi ayrýntýdýr.
Süleyman Zaman 05.03.2008
Süleyman Zaman 07 March 2008 17:18 |
KADINLAR Toprak misali doðurgan Ana olurlar kadýnlar Bulut gibi tine aðan Sevda dolurlar kadýnlar Eksik denilip korunan Tarlada evde yorulan Namus için de vurulan Hedef olurlar kadýnlar Yitirilir ne servetler Yapýlýr çok ihanetler Uðrunda pek cinayetler Ýþletmiþlerdir kadýnlar O piþirir yemekleri O temizler hep evleri O sýkýyor kemerleri Paylaþmacýdýr kadýnlar Aþkýn, sonsuzca imgesi Güzel olanýn simgesi Bitmez ananýn sevmesi Çok duyarlýdýr kadýnlar Kadýn canan, erkek candýr Kadýn yaren, erkek Yardýr Erkek kavsa, kadýn hardýr Bütünleyendir kadýnlar Erkek tohum, kadýn toprak Erkek daldýr, kadýn yaprak Erkek else, kadýn parmak Gönül telidir kadýnlar Doða nazikçe yaratmýþ Miski amberini katmýþ Güzelliklerle donatmýþ Cana canandýr kadýnlar Zamaným doðdum kadýndan Mutlu oldum hep adýndan Bunca meyvenin tadýndan Daha tatlýdýr kadýnlar
07.03.2008
Süleyman Zaman 07 March 2008 14:51 |
saðol Naci; böylesi destekde beni mutlu eder. Bu konudaki duyarlýlýðýný biliyorum. sebi , Fatoþ'u, Belçim'i ve Renans'ý öpüyorum Hoþça kalýn
NACÝ 07 March 2008 12:26 |
SÜLEYMEN ABÝ SENÝ YAKINEN TAKÝP EDÝYORUZ AMA EVDEKÝ ÝMKANLARIMIZ SENÝ DÝNLEMEYE ÝNANKÝ ÝMKAN VERMÝYOR AMA SEN DE BÝLÝYORSUNKÝ HEP YAKINIDA VE YANINDAYIZ
süleyman zaman 06 March 2008 23:08 |
2. PANEL
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ ETKÝNLÝÐÝ
*****PROGRAM*****
10:30 Hubyar Eðitim Vakfý merkezinde toplanýlarak saat:11.00de Pankartlarýmýzla, Afiþlerimizle Vakýf merkezimizden miting yerine Gidiþ 13:30 da miting yerinden vakýf merkezimize dönüþ.
PANEL e DAVET (Saat 14.00-17.00)
[ALEVÝLÝK VE KADIN]
14:00 Karþýlama 14:10 Açýk Büfe Anadolu Mutfaðý 14:40 Sunum GÜL TAÞLI 15:00 Araþtýrmacý Yazar SÜLEYMAN ZAMAN 15:30 Þair GÜLESER YORULMAZ 16:00 Kadýn Platformu Baþkaný YEÞÝM TAN 16:10 Türk Halk Müziði Sanatçýmýz SEVDA GÜL 17:00 Aþýk,ozan ERDOÐAN SOLAK 17:30 Yöresel Sanatçýlarýmýz