Sayýn Gökçeharman keklikpýnar köylüleri Bayramlar, insanlar arasýndaki karþýlýklý sevgi ve saygýnýn perçinlendiði günlerdir. Bayramlar, insanlarýn birbirleriyle olan dargýnlýklarýný unuttuklarý, barýþtýklarý, kardeþçe kucaklaþtýklarý günlerdir. Hep bir arada, yaþama,sevgi dolu ve huzurlu nice bayramlar geçirmek dileðimizle kutlarýz, dernegimizce düzenlenmiþ olan birlik ve dayanýþma gecemize güç katacagýnýza inanýyor saygýlar sunarýz nice bayramlar dileriz mehmet zaman yönetim kurulu adýna
yakup zaman 26 November 2009 10:43 |
HERKESÝN BAYRAMI BAYRAMI KUTLU OLSUN.
Süleyman Zaman 25 November 2009 10:50 |
SOL VE MEMUR GREVÝ
Kimileri artýk Sol un iþlevinin bittiðini ve kapitalizmin tek gerçeklik olduðunu söyleyen açýklamalar yapýyorlar. Yeni Dünya Düzeni paradigmasýný dillendirerek, sosyalizmin öldüðünü, geliþen bilimsel- teknolojik ilerlemeyle sýnýf kavramýnýn ortadan kalktýðýný...bg. dile getiren, bu gibi düþünceler ileri sürenler var. Bu tür görüþler; eðer bilinçli bir saptýrma taþýmýyorsa, tamamen bilgisizlikten, maddenin özünü kavrayamamaktan ve geliþimin yasasýný çözümleyememekten kaynaklanan; yalnýzca biçime, þekle, olay ve olgulara bakýp, bunlardan sonuç çýkarýp hüküm veren çocuksu bir bakýþýn ürünüdürler. Bugün kapitalizmin sonsuza kadar tek gerçek olarak yaþayacaðýný düþünmek, büyük bir yanýlgýdýr. Hiçbir þey mutlak deðildir. Bu görüþ her þeyden önce evrenin nedensellik yasasýna aykýrýdýr. Bu duruþ bilimsellikten uzak tutucu, statükocu ve biçimci bir duruþtur. Oysa sosyalistler; bilimsel bir duruþla, geliþimin sürekli olduðunu, hiçbir þeyin sonsuza kadar kalýcý olmadýðýný, görüntünün insaný yanýlttýðýný, aslýnda kalýcý ve güçlü gibi gözüken þeyin de (kapitalizmin de) bir gün tarihin sayfalarýna gömüleceðini bilmektedirler. Bundan dolayý da kapitalizmin de yerini sosyalizme býrakacaðýný söylemektedirler. Yani kapitalizm kendi kendisinin reddi olmak zorundadýr. Kalýcý olan ne var ki? Bugün Yeni Dünya Düzeni denilen þey, özünde Yeni Emperyalizmdir. Dünyayý yaklaþýk olarak 500 tröstün egemenliðine sokmak için uydurulan bir kavramdýr. Esas özü Dünya Sermayesinin, çalýþanlarý, emekçileri yalnýzlaþtýrma; tüm kazanýmlarýný elinde almaya yönelik bir saldýrýdýr. Bugün tüm dünya insanlýðý vahþi kapitalizm veya emperyalizm yüzünden büyük bir yoksulluk, vahþet, yalnýzlaþma, yaban-cýlaþma, deðerlerden uzaklaþma, savaþ, ölüm,korku ...bg. yaþamaktadýr. So dönemde, insanlarýn ortak çýkar adýna bir araya gelmelerini önlemek için, emperyalistler, insanlarý bölüp, parçalayarak birbirine yedirmek istiyorlar. Ülkemizde son çýkarýlan yasalara bakýn, bunlarý hemen fark edeceksiniz. Yeter ki, bilinçli bir beyinle bakasýnýz. Kapitalizmin sadece yüzyýllýk bir tarihe bakýn; son yüzyýlda, Pazar kapma savaþýmýnda 100 milyona yakýn insan ölmüþtür. Ve halen bu vahþet devam etmektedir. Ve büyük insanlýða açlýk, yokluk, fukaralýk...bg getiren böylesi bir sistem sonsuza kadar tek gerçek olarak kalacak öylemi ? Hadi sende be! Oysa insanlýk bu vahþi kapitalizmden kurtuluþun sosyalizmle olacaðýnýn farkýna varacaktýr. Tarihin insanlýðý götüreceði aþama bu olacaktýr. Ýnsanlýk bu ortak bilince ulaþacaktýr. Bugün büyük sermaye (uluslar arasý sermaye) ne diyor. Her þeyi özelleþtirin. Sermayenin önündeki engelleri kaldýrýn. Ýç pazarý koruyan gümrük duvarlarýný yýkýn. Peki bunlar yapýldýðýnda zarar gören kim, kazanan kim oluyor. Bugün kendi ülkemize baktýðýmýzda bu politik uygulamalarýn insanlarýmýzý iþsiz býraktýðý, yoksullaþtýrdýðý, üretimi durdurduðu, borç sarmalýna soktuðu, fabrikalarý kapattýðý görülecektir. Ayrýca sýnýf bilincinin yerini, etnik, cemaat ve tarikat bilincinin aldýðýný, insanlarýn mutsuz, saðlýksýz ve gelecek korkusu içinde bulunduðunu....bg. görürüz. Böyle bir sistemden yana olmak, insanýn özüne aykýrýlýktýr. Buna karþýlýk Sosyalizm. Emeðin , enerjinin ve sermayenin insanlýðýn yararýna kullanýlmasýný; üretimin kar için deðil, insanlýðýn gereksinimini karþýlamak için yapýlmasýný; baþý boþ bir piyasa anlayýþý yerine; planlý, projeli, yönlendirici bir üretim modelinin uygulanmasýný savunur. Sosyalizmde bireyin yararý deðil, bütünün, toplumun yararý düþünülür. Herkes çalýþacak, iþgücüne ve harcadýðý emeðe göre herkes katma deðerden pay alacak. Yoksul, barýnaksýz, doktorsuz, eðitimsiz kimse býrakýlmayacaktýr. Barýþ, dayanýþma, kardeþlik, birlik- bütünlük, eþitlik, yardýmlaþma ve adil paylaþým...gibi deðerler, sosyalizmin savunduðu etik deðerlerdir. Bu deðerleri küçümsemek insani bir duruþ olamaz. Kapitalizmin insan dýþý, doða karþýtý modeline, insanlýk sonsuza kadar katlanabilir mi? Bu söylem akla ve bilime aykýrýdýr. Bugün emekçiler sokakta. Sadaka gibi verilen ücret artýþlarýný protesto ederken, üretiden gelen güçlerini kullanarak, ülkenin bu kötü gidiþine de dur deme güçlerinin olduðunu göstermeleri açýsýndan çok öenmli bir eylem içinde olduklarýnýn bilincide oldukarýný da göstermektedirler. Bir yandan hak mücadelelesi ve bir yandanda örgütlü bir toplum, gerçek demokrasi ve insan merkezli bir toplum var etmenin mümkün olduðunun iletisini vereceklerdir. Ülkenin yönetilmesinde halkýn ve emekçilerin de sözlerinin bulunduðunu ve kötü yönetime emekçilerin ve halkýn dur diyeceðini göstermeleri açýsýndan da çok öenmli bir uyarý görevi yapacaktýr bu grev. Bu grev ayný zamanda sýnýf mücadelesinin halklarý birleþtirdiðini ve halklar arasýnda kaynaþma ve birleþme yarattýðýný göstermesi açýsýndan da çok öenmli bir ielti verdiðini; sistemle gerçek mücadelenin "sýnýf mücadelesi" olduðunu göstermesi de çok önemlidir. Bu greve tüm gücümüzle destek vermeliyiz ve emekçilerin, çalýþanlarýn yanýnda bulunduðumuzu göstermeliyiz. Tüm emekçilerin bu haklý ve demokratik eylemini kutluyor ve baþarýlar diliyorum. Gerçek Sol Politikanýn da buna benzer sýnýf mücalesi olduðunu belirtiyorum. Yoksa "kimlik" üzerinden yapýlacak her mücadele emekçileride birbirine düþman eder ve kazan yine egemenler olur.
Süleyman Zaman 25 November 2009 01:11 |
ÖÐRETMENÝM
Tüm öðretmenlerimizin "Öðretmenler Günü"nü kutluyorum. Eðitimin parasal bir konuma getirildiði; öðretmenlerimizin yoksullaþtýrýldýðý, müfredatýn dinselleþtirildiði, öðretmenlere, eðitim çalýþanlarýna rant gözüyle bakýldýðý, ücret yetersizliðinden, öðretmenlerimizin baþka iþler yapmaya mecbur kýlýndýðý; bir dönemde öðretmenlerimize ayrýlan bu günün ne kadar önemi var bilemiyorum. Öðretmenlerimizi bir kitap alacak koþullardan bile uzak bir konuma getirenler bu durumdan utansýnlar. Bu ülkede rantiyecilere milyarlarý gözleri kýrpmadan aktaranlar; nedense sýra öðretmenlerimize, emekçilerimize, köylümüze, esnafýmýza geldiðinde bin bir bahane uyduranlara ne demli! Günümüzde eðitim hurafeleþtiren, cin, melek, üstün güç sahibi görünmeyen güçlerin varlýðýndan söz edildiði akýl ve felsefi eðitimden uzaklaþtýran bir anlayýþýn bugün iktidarda olmasý; bilimsel eðitimin önünde en büyük engeldir. Öðretmenlerimizi yýlda bir defa anýmsamak; bu konuda boþ ve aðdalý söylemlerde bulunmak, belki gönülleri okþar ama bu durum gerçek anlamda öðretmenlerimize bir þey kazandýrmaz. Öðretmenlerimize gerçek deðerinin verilmesi, ancak onlara hak ettiði koþullarý var etmekle söz konusu olabilir. Bu koþullar yaratýldýðý gün onlar için en güzel gün olacaktýr. Önemli olan öðretmenlerimizi ve emekçilerimizi ve de tüm insanlarýmýzý mutlu kýlacak koþullarýn yaratýlmasýdýr. Kaynaklarýn verimli ve insanýmýzýn koþullarýný iyileþtirmeye yönelik kullanýlmasý esas olandýr. Yoksa kulaða hoþ gelen boþ güzel sözlerin gerçek bir anlamý olamaz. Öðretmenlerimizin öðretmenler gününü kutluyorum.